USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

Kıtlık Günlerinde Fırın İşkencesi - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)

Kıtlık günlerinde fırınlardan ekmek almak için sabahın erken saatinde sıraya girmek ve ekmek almaya çalışan çocukların işkence günleri.

Diyarbakır’da O dönemlerde ekmek almak için ev halkı sırasıyla her gün biri görevlendirilirdi, bu göreve çocuklar bile dâhil edilirdi.

O günleri yaşayan yaşlı bir amcanın anlattıkları; Fırınlardan karne ile ekmek almak görevi bana aitti. Her sabah ezanı okunurken uyandırılıyor, fırına gönderiliyordum. Bu görevim savaşlı yıllar boyunca, hatta sonraki yıllarda da sürdü.

Kışın dondurucu soğuğunda, uykulu gözlerle, ekmek kuyruğuna girmek bir işkenceydi. Ya evimizin arka sokağındaki Selim Amcanın Çırık Fırını’na, ya da Dört Ayaklı Minarenin karşısındaki Hacı Mecit amcanın fırınına gidiyordum. Fırın önlerindeki ekmek kuyruklarında geçirdiğim günler, hayatımın en eziyetli dönemlerinden biriydi Çünkü fırın önlerinde arka sıralara düşen büyükler, genellikle gözlerine kestirdikleri çocukları gerilere iterek, hatta döverek öne geçmeye çalışırlardı. Zaman zaman ben de bu zorbalıktan nasibimi aldım. Ne kadar erken gidip ön sıralara yerleşsem de, her seferinde bir büyük geliyor, bazen iterek bazen tokatlayarak gerilere atıyordu beni. Saatlerce kuyrukta beklemenin yorgunluğunu, yediğim tekme ve tokatların acısını, taze, sıcak ekmekleri kucağıma sıkıştırıp eve koştuğumda unuturdum. Hele de, ekmeklerin uçlarını, eve gidinceye kadar kemirmek öyle hoş oluyordu ki. Bu yüzden, zaman zaman azar işitiyordum ama olsun. Bunun zevki başkaydı.

Ne yazık ki şimdilerde, kıtlık günleri ekmek savaşı veren insanların neler çektiklerini bilmeden her gün binlerce ton ekmekler çöpe atılıyor. Afrika’da yaşayan milyonlarca çocuk ekmek yokluğundan ölümle pençeleşirken bizlerin yaptığı bu savurganlık, akla ziyandır.

Ekmeklerinizi ihtiyacınız kadar alarak bu savurganlığın önüne geçebiliriz.

O kıtlık günlerindeki ekmek kıtlığı olsa 85 milyon insan açlıktan ölümlerle karşı karşıya kalır.

 

 

 
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ