<div><span><span><span><span><span><span>Kadın olmak oldukça zordur özellikle de ataerkil bir toplumda yaşıyorsanız... Çünkü genelde ikinci plana atılırsınız, güçsüz olarak algılanırsınız ve sergilemeniz gereken birtakım roller beklenir. Peki nedir bunlar? Yemek yapmak, temizlik yapmak, çocuk bakmak, kahkaha atmamak ve eşine itaat etmek vs. Sanki ev işleri kadının kutsal vazifesiymiş gibi görülür fakat tabii ki de kadın olmak bunlardan ibaret değildir.</span></span></span></span></span></span></div> <div><span><span><span><span><span><span>Kadın olmak; giyemezsin, gidemezsin, sen bilmezsin ve hatta erkeğe bağımlı olmak değildir. Ben kadın olmayı her şeyden önce güçlü olmak diye adlandırmak istiyorum. Çünkü her şeye göğüs gerebilecek varlıklarız ve mücadeleci bir ruhumuz var. Hayat yolunda ne kadar zorluklarla karşılaşsak da pes etmiyor ve düşsek de tökezlesek de yolumuza devam ediyoruz. Kadın olmak, her şeye ve herkese inat dimdik ayakta durabilmektir. Bakın hâlâ dünyanın birçok yerinde kadınların okumaması gerektiğine inanan ve meslek sahibi olmamalarını isteyen zihniyete sahip insanlar var. Biz de ne yazık ki ülkemizde kırsal kesimlerde bu durumla çok karşılaşıyoruz. Ben ne yazık ki kız çocuğunu okutmayan birçok baba gördüm. Peki, ne uğruna biliyor musunuz? Çünkü kız çocuğunun toplumda bir yere gelebileceğine inanmaz, o evlilik öncesi tüm her şeyi öğrenmeli ailesine ve eşine itaat etmelidir. Zihniyet sadece bundan ibaret... Kendine yetebilmek, ekonomik bağımsızlığını kazanabilmek ve bu gelmiş geçmiş düzene dur diyebilmek için kız çocukları okumalıdır. </span></span></span></span></span></span></div> <div><span><span><span><span><span><span>Kadın olmanın zihinde tasarlanılan olgulardan ibaret olmadığına değinmek istedim. Bu konuya değinmek istememin sebebi: Dün bir kez daha kadın cinayetinin yaşanması... 19 yaşında gencecik bir kız erkek arkadaşı tarafından 4 yerinden vuruldu. Erkek arkadaşı ise olayın yanlışlıkla gerçekleştiğini ifade etmiş ve o genç kız tüm çabalara rağmen kurtarılamamış. Ne acı... Bu ölümlerin ilk olmadığını hepimiz biliyoruz. Peki nereye kadar devam edecek? Kadınlar nereye kadar şiddet görecek? Bir insanın hayatına son vermek, yanlışlıkla oldu diyecek kadar kolay mı? Ben artık bir kadın daha öldürüldü tarzında haberlere alışmak istemiyorum, ateş düştüğü yeri yakar deyip durumdan sıyrılmak istemiyorum. Aslında belki de sorun kadınların boyunduruk altında yaşamamaları gereken varlıklar olduğunu anlayabilmektir ve kadın sadece anne ve eş değildir, her şeyden önce tüm insan haklarına sahip bir bireydir.</span></span></span></span></span></span></div>