İLK SÖZİŞArayan bulamıyor, bulan eli böğründe,Sofraya ekmek gerek, en az iki öğünde!..MMGÖZLÜYORUMİŞSİZLİK DAHA DA ARTARMI?MEVLÜT MERGEN AMİDİCoronavirüsle mücadele tedbirleri arasında alındı belli bir süreliğine işten çıkarılmaların yasaklanması, süre iki ay daha uzatıldı, tekrar uzatılır mı, uzatılmaz mı bilinmez, bilinen yasağın kalkması ile işsizler ordusuna yeni katılımların olacağıdır.83 milyon insan yaşıyor ülkemizde, bu insanların bir kısmı ki bunun rakam olarak dört milyon civarında olduğu resmen biliniyor, bir kısmı ise asgari ücretle de olsa iş bulmuş çalışıyor, ancak bu kısımda bir “tedirginlik” söz konusu, çünkü yasağın kalkmasıyla işsiz kalabilecekleri var sayılıyor.Şunu herkes kabul etmek durumundadır, tüketim üretimle bağlantılıdır, 83 milyon insanın hemen hepsi her gün yaşamını sürdürebilmek için tüketir, tüketirken de gelir seviyesine göre kurar sofrasını, gelirin gideri karşılayamaması durumunda “yoksulluk” söz konusu olur, asgari ücretle dahi olsa çalışmak gerekir.İşsizlik başka bir deyimle yoksulluk dünyanın hemen her kıtasında var,coronavirüs bir hastalık, yakalandığında “ölüm” ihtimali var, ancak yoksulluk öyle değil, öldürmese de “sefalete” yol açar, onun için yoksullukla mücadele çok önemlidir.Ülkemizde ve dünyada çeşitli “yardım” kuruluşları yoksullukla mücadele eder görüntüsü verirler, ancak bir türlü başarı elde edemezler, çünkü bütçeleri sınırlıdır, imkanları sınırlıdır, bazı zamanlarda ekranlara yansıtılıyor bir deri bir kemik kalmış insanlar, özellikle çocukların görüntüsü, bu görüntülere rağmen bazı insanlar süs köpeklerine, kedilerine büyük harcamalar yaparlar.Böylesine “tezat” manzaraları oluşur, mevcut yasalar bu durumu engelleyemez, çünkü herkes kazancını istediği şekilde harcama özgürlüğüne sahiptir, oysa İslam “zekat” müessesesini kurmakla zenginin mal varlığından bir kısmının yoksulun “hakkı” olduğunu belirtir ve o hakkın ödenmesini de “farz” olarak gösterir.Coronavirüs tedbirleri arasında “çark dönsün” istendi, çünkü çarklar döndükçe üretim olacak, ancak çarklar döndükçe özellikle “özel” sektörde bazı insanlar alışageldikleri “kazanmayı” sürdürecekler, bunlar kazanırken kaybetmeyi göze almazlar, yıllardır elde ettikleri kazancı ise çalıştırdıkları işçilerin alın teri ile elde ettiklerini unutur ve zarar ettiklerini anladıkları anda işçilerinin işine son verirler.Tekrar uzatılmaması halinde iki ay sonra bir çok çalışan işsiz kalacaktır, bunlar her ne kadar “işsizlik” sigortasından bir zaman için “destek” göreceklerse de “hazıra mal dayanmaz” hatta can da dayanmaz, tekrar iş aramaya başlayacaklardır, iş ise hemen bulunabilen bir şey değil, üniversite diplomasına rağmen işsiz sayısı o kadar çok ki!..Bazen şöyle düşündüğüm de oluyor, 81 ilin hemen hepsinde üniversite var, buralardan her yıl on binlerce genç mezun oluyor ancak iş bulamıyorlar, o zaman akla üniversiteler işsiz yetiştiren okul olarak mı kurulmuşlar şüphesi takılıyor?Görüşümüze göre, dünyada “kalkınan ülke” olmak için o ülkede işsizlerin olmaması gerekir, çünkü herkes tüketirken üreticidir aynı zamanda, onun için “üretim-üretim-üretim” demeliyiz, hem sonra “taşıma su ile değirmen dönmüyor”Yüce Rabbimiz yarattığı her kulun ağzına bir “değirmen” bırakmış ve bu değirmenin görevi sadece öğütmektir, bu değirmenin çarkları ise “dişlerdir” o zaman çarklar dönmelidir ki değirmen de öğütsün, işte zekat bu aşamada akla geliyor ve çarkların dönmesine vesile olduğu anlaşılıyor.!..UNUTMA: MASKE – SOSYAL MESAFE VE DUASelam ve Dua ile