USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

İlk Kaybettiğimiz Sezai Yılmaz - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)

İlk, Seza Yılmaz’ı kaybettik. Diyarbakır’a gelmek üzere Ankara’dan bindiği gazete arabasının Tarsus-Adana arasında tankerle çarpışması sonucu trafik kazasına kurban gitti. Cenazesi çalıştığı Zafer Gazetesi ve Adana’daki gazeteci meslektaşlar ile Belediye Başkanı Ali Sepicinin yardımı ile Diyarbakır’a getirildi. Ulu Camide kılınan namazdan sonra cenazeyi, çok sevdiği, yeşiline doyamadığı, üzerine şiirler yazdığı Mardin Kapı’ya kadar eller üstünde götürüldü.

Onun bir şiiri pankart yapılarak cenazesinde taşındı;

Bir gün sizde bakacaksınız Mardin kapıdan öte,

Ve bir Fatiha da siz okuyacaksınız,

İyi niyete…

Kendi deyimi ile ‘’Memleket çocuğu SEZO’’yu binlerce seveni taşıdı.

Mezarlığın girişinde, sağda bir yere, tam, Yedi Kardeş Burcu’na karşı toprağa verildi Seza’yi. O yılların yeşillikler içindeki Ben-ü Sen vadisini gören bir yere…

Mezarlık dönüşünde onun bir şiiri takıldı ‘’Mardin Kapı’’ şiiri.

Mardin Kapı şen olurmuş Anam, Babam,

Şen olsun daim olsun.

Bizde o illerdeniz.

Nicesine ıraksa da,

Şerham, Şerham yüreğimiz…

Onun içinde bu şiir yazdı Mehmet Mercan, Sonra, yitirdiğimiz tüm güzel dostlara adadım.

Ne yaşına, ne göz, yaşına bakar.

Mevsimi değilmiş,

Ne çıkar,

Ecel dost bağına hasada girdi.

Sezai Yılmaz Ankara’da hasret dolu günler geçirdi; Sıla hasreti. Bunu her fırsat buldukça Diyarbakır’a geldiğinde anlatırdı. Orada, daha çok aralarında büyük ozan hemşerimiz Ahmet Arif’in de bulunduğu bir grup gazeteci ve sanatçı ile kurduğu dostluk sayesinde yalnızlığını, özlemini gideriyormuş. Anlattığına göre; Sezai; Ahmet Arif, Fikret Otyam, Muammer Yaşar Bostancı, Teoman Karahun’la sık sık bir araya gelip şiirli sohbetler yapıyorlarmış. Bu yıllarda yazdığı şiirlerin çoğunda Diyarbakır’a özlem vardır. Memleket hasretini satırlara döken Sezai her gelişinde yeni bir şiir getiriyordu. Geceleri otel odasında yalnız kaldıkça şiir yazıyormuş.

Sezai Yılmaz, yine özlem gidermek üzere Diyarbakır’a gelirken, Adana yakınında geçirdiği trafik kazası sonucu16 Şubat 1965 günü hayatına gözlerini yumdu.

Diyarbakır böyle bir sevenini daha kaybetti.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ