Güne Telefonla Başlamak Hayatınızı Nasıl Etkiliyor?

Sabahları uyanır uyanmaz genellikle ilk yaptığımız şey, gözlerimizi kırpıştırarak yatağımızın yanındaki telefona uzanmak oluyor. Henüz yastığa başımızı tam olarak kaldırmadan, elimizde telefonla sosyal medyada hızlı bir gezintiye çıkıyoruz. Kahvaltıdan önce birkaç dakika diye başladığımız bu rutin, bazen dakikalarca sürüyor. Sosyal medya ve telefon bağımlılığı, aslında modern hayatın bir parçası haline geldi. Statista'nın verilerine göre, 2023 yılında dünya genelinde bir kişinin günde ortalama 3 saat 23 dakikasını sosyal medya platformlarında geçirdiği belirtiliyor. Bu süre, günlük hayatta birçok aktiviteye ayırabileceğimiz kıymetli zamanları bizden çalıyor.

Telefonlara bu kadar bağımlı olmamızın birçok nedeni var. En başta, sosyal medyanın sunduğu sınırsız bilgi ve eğlence akışı, bizleri kendisine çekiyor. Özellikle genç nesiller arasında, sosyal medyada geçirilen zamanın artmasıyla birlikte, yüz yüze iletişim yeteneklerinin zayıfladığı gözlemleniyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan bir araştırma, 2010 yılından bu yana gençler arasında depresyon ve kaygı bozukluklarının artışında, sosyal medya kullanımının etkili olduğunu ortaya koyuyor.

Her sabah uyanır uyanmaz telefonumuza sarılmak, aslında günümüzün nasıl geçeceğine dair bir ipucu veriyor olabilir. Bu alışkanlık, güne strese ve aceleye kapılarak başlamamıza neden oluyor. Oysa, güne daha dingin ve farkındalıkla başlamak, hem ruhsal sağlığımızı koruyabilir hem de gün içinde daha verimli olmamıza yardımcı olabilir. Sabah rutininizi gözden geçirin. Belki de telefonunuzu bir kenara bırakıp, güne daha farklı bir başlangıç yaparak, sosyal medya ve telefon bağımlılığının üzerinizdeki etkilerini azaltabilirsiniz. Alarmınızı telefon yerine eski tip bir çalar saatle kurmayı deneyin. Sabahları uyanır uyanmaz telefonunuza bakmak yerine, birkaç dakika kitap okuyun veya bir fincan kahve eşliğinde sakin bir müzik dinleyin. Bu küçük değişiklikler, gününüzün geri kalanında daha dengeli ve huzurlu olmanıza yardımcı olabilir.

Unutmayın, hayatın en güzel anları, ekranların ötesinde saklıdır. Güne ekranlardan uzak başlayarak, kendinize ve çevrenize daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Bu, hem ruhsal sağlığınızı hem de sosyal ilişkilerinizi olumlu yönde etkileyecektir.