USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00
  1. Anasayfa
  2. Yazarlar
  3. Diyarbakır Ve Hamravat Suyu - (İhsan Özdemir'in Yazısı)

Diyarbakır Ve Hamravat Suyu - (İhsan Özdemir'in Yazısı)

  • 09-12-2022 07:26
Diyarbakır’da çeşmelerden, Karacadağ’daki kaynaklardan Kanuni sultan Süleyman’ın emriyle Vali Bali Paşa zamanında getirilen Hamravat Suyu akardı.

Padişah emriyle İstanbul’dan gelen Mimar Sinan’ın kalfası Kasım Çelebi’nin gözetiminde Gözeliden kente kadar döşenen kesme taştan kanallarla getirilen çok lezzetli, içimi hafif olan Hamravat’ı Evliya Çelebi, tüm hastalıklara özelliklede Safra ve Balgam’a iyi gelen Şifalı bir su olarak tarif eder.

Ne yazık ki sonraki yıllarda, takviye olsun diye diğer sularla karıştırılan Hamravat, çatlak, patlak borulara sızan kanalizasyon ve diğer atıklarla her türlü hastalığın kaynağı haline geldi.

360 yıl önce Diyarbakır’a gelmiş olan Evliya Çelebi Hamravatı şöyle anlatır;

‘’Bu Hamravat suyunun safra, soda ve balgamı mahfeylediği tecrübe ila malumdur. Hatta Osman Oğullarından İbrahim Han (1. İbrahim) bu suyun vasıflarını duyunca (Elbette bana Diyarbakır’dan Hamravat suyu gelsin) diye hatt-ı şerif dergâhı âli kapıcı-başı, memuren Diyarbakır’a gelmiştir. O zaman efendimiz Melek Ahmet Paşa, Kara Amid valisi idi. Paşa padişah emrini görünce (Baş üstüne)deyip, onar okka su alır, altı adet gümüşten, altı adet kurşundan, altı adet tutyadan ve altı adet çam boduçlardan, tamamı yirmi dört adet güğümlere sular doldurulup ve ağızlarını mühürleyip gelen kapıcı-başıya on kesede ihsan verip teslim eyledi. Onaltı kese dahi güğümlerin masraflarını çekip ılgar ile Hamravat’ı İbrahim Hana gönderdi. Allah’ın hikmeti, bu soğuk saf su İstanbul’a girdiği gün, yeni padişahın tahta oturduğu gün olup bu Hamravat suyu Sultan İbrahim’in oğlu IV. Mehmet Han’a (Babası tahttan indirilip 7 yaşında tahta çıkarılan Avcı Mehmet) nasip olmuştur. 1058 Recebi’nin 18’nci Cumartesi günü, ikindiden sonra 1648’de tahta oturduğu vakit ilk olarak Hamravat suyu içti. Bu Hamravat suyu Diyarbakır’ın yüzsuyudur…

Kanuni Sultan Süleyman ikinci İran seferine çıkarken, o günkü adıyla Amid’e ikinci kez gelerek Karacadağ’da konaklamıştı. Halep’ten geliyordu ve hastaydı.

Hekimler ona Karacadağ havasının, suyunun iyi geleceğini söylemişlerdi. Öylede oldu.

 
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ