USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

DİYARBAKIR MUTFAK ARAŞTIRMALARI MERKEZİ NEDEN YOK? (1)

Şehir olarak şehre duyarlılığımız, daha çok projeler üzerinedir, sempozyumlar üzerinedir, dar çerçevede toplantılar üzerine kuruludur, uzun soluklu çalışmalar beklemeye tahammülümüz olmaz, şehri severiz, şehri anlatan kitapları okumaktan hoşlanmayız, şehre dair bir konu ortaya kondu mu şehri yüceltme adına saatlerce konuşuruz, bilgi denince kulaktan duyma işitilenleri efsanevî biçimde anlatır, dünyada toplam sayısı 33’ü bulmayan medeniyeti, Diyarbekir Kalesi içine sıkıştırır, binlerce senedir bilinmeyen tarihi masallar şeklinde anlatır, “Kâdîm Kent”, “Peygamberler Nebîler Sahabeler Kenti” der, resmî ve yerel ağızlardan söylediklerimizin teyidini alır, kendimizi mutlu hissederiz.

“Diyarbakır” denince Mezopotamya Kültürü’nden bahseder, şehri yüceltme adına elimizden gelen her şeyi meydana sürer, kelle-paça, kadayıf, bayram çöreği, peynirle finali noktalayarak ciğer kebabıyla övünür, dururuz, karpuzun revaçtan düştüğü bu zamanda.

Bir şehri insanın midesine hitap eden yiyeceklerle tanıtmanın övünülür yönünü şehri turizmle kalkındırma projesine bağlamak mümkündür. 2014 Yılında yayınladığımız Diyarbakır Araştırmaları 2 Kitabımız, Diyarbakır Mutfak Araştırmaları adını taşımaktadır. Kitabın ilk makalesi, “Diyarbakır’da Yemekler&Global Mutfak Terörizmi” adını taşır. Bukitapta yer alan ilk makale başlığındaki terörizm, birçok okurumuzun kitabı eline alıp bırakmasına da sebep olmuştur.

Şehir Araştırmalarımızı yaparken Diyarbakır Mutfağı ile ilgili birçok alanda bilgi sunmaya çalışmış, bu kitabımızdan bazı bölümleri size sunmuştuk, Mart 2018 içinde.

Kitabımızda yer alan diğer bölümleri isterseniz belirterek, sizinle paylaşmak istediğimiz bilgilere giriş yapalım:

1-Diyarbakır’da Ekmek Çeşitleri

2-Diyarbakır Mutfağı’nda Yemek Kültürü&Erzak Hususu,

3-Son Dönemde Mutfaktaki Değişimler: Mutfak Kiler Anlayışı, Karpuz ve Güvercin, Dicle Nehri Balık ve Mutfak, Diğer Av Ürünleri ve Mutfak, Eti Tüketilen Hayvan Çeşitleri, Kurutmalar, Yemek Kültüründe Yeşillikler, Diyarbakır Mutfağı’nda İçecekler, Diyarbakır Mutfağı’nda Baharatlar-Turşular, Diyarbakır Mutfağı’nda Yağ Çeşitleri, Mutfak Araçları-Gereçleri

4-Seyyahların Gözüyle Diyarbakır Mutfağı

5-Diyarbakır’da Kadayıf ve Tatlı Çeşitleri: Diyarbakır Kadayıfı, Tel Kadayıf’ın Yapım Şekli, Nuriye Tatlısı, Helva Çeşitleri ( Ekmek Helvası, Peynir Helvası, Un Helvası), Zingil Tatlısı, Badem Ezmesi.

6-Dünden Bugüne Karacadağ Pirinci-Mutfak Kültürü’nde Karacadağ Pirinci ve kimi Bilinmeyenler, Duvaklı Pilav Tarifi, Diyarbakır Yıllıklarında Çeltik&Çeltik Üretimi, Diyarbekir İl Yıllığı, 1967 İl Yıllığı, 1973 İl Yıllığı, 1995 İl Yıllığı

7-Dünden Bugüne Karacadağ Peyniri-Diyarbakır’da Süt Ürünleri: Peynirin Kalitesi, Diyarbakır Salnameleri’nde Peynir ve Sade Yağ Üretimi, Diyarbakır Peynirciler Çarşısı, Peynirle Yapılan Kimi Tatlılar ve Yemekler, Diyarbakır’da Yoğurt Üretimi-Tüketimi, Diyarbakır’da Sade Yağ Üretimi ve Tüketimi

8-Diyarbakır ve Meyan Şerbeti

9-Ahmo

İlk makaleyle son makale arasındaki konular, altmış sayfayı aşan yapıda, sadece. Biz, bu kitabımıza şehir hakkında diğer makalelerimizi de ekleyerek, araştırmalarımızın bu cildini tamamladık.

Diyarbakır konulu sınırlı sayıda mutfak kitapları, araştırmalardan uzak, sadece yemek tariflerinden oluşmuş, kimi görsel ağırlıklı yapıdadır.

Mutfak Araştırmalarımızda yemek tarifleri üzerinde durmayı gereksiz gördük. Okurun mutfak araştırmalarına ilgisini ve alakasını bekledik. Bir şehrin mutfağı hakkında bilgi sahibi olmayanın kalkıp yemek tariflerini bilmesi, bizim açımızdan mana ifade etmez.

Okurumuzun ısrarla beklediği yemek tarifleri olmadığı gibi fotoğraflara da yer vermediğimiz kitapta sadece kapakta araştırmalarıma kaynaklık eden altı renkli fotoğrafı sunduk.

Bir şehrin tanınmadan tanıtılmasına tanıklık ettiğimiz şehirde, araştırmalarda bulunmadan mutfak üzerinde hasbihal, lakırdı maalesef bizde gelenek haline gelmiş yapıdadır. Biz, kendi şehrimizi anlatırken başka şehirlere ait birçok yemeği, o şehirlerle Diyarbakır bağlantısı olduğu geçmişte kendimize ait bilmişiz, çoğunlukla. Her yemeğe kalkıp Diyarbakır Patenti vurmanın bizdeki alışkanlığını, diğer şehirlerden mi kazandık yoksa bu sadece bize mi mahsus durumdur? Sanmıyoruz, her şehir, bölgeye ait yemekleri kendisine mal ederek, turizm pastasından fazla pay kapmak isteyerek, kendi yapısı içinde ön plâna çıkmak ister.

Biz, bir şehrin mutfak kültürünün bilinmesini elbette istediğimiz için konu hakkındaki araştırmalarımızı kitaplaştırdık. Konuyla ilgili çalışanlara katkı sunarak, çalışmaların bölgeye has düşünülmesini arzuladık.

Diyarbakır’a mahsus bildiğimiz ve Diyarbakır’dan bölgeye yayılan, daha önce Osmanlı Sarayı’na yüzlerce sene evvel girmiş kadayıf’ın tarihçesini merak edenler olabilir. Vardığımız sonuç, kadayıfın Diyarbakır’da unutulmadığıdır, Saray’da olan “Nuriye Tatlısı” olarak bilinen sütlü baklavanın Diyarbakır’a mal edilişi gibi. Hemşehrilerimizkadayıf’ın elden gitmesi durumunda bizi suçlayacak ise, Diyarbakır’da kadayıf’a dair ilk ve tam bilgilerin detayını araştırma kitabımızda bulmalarının mümkün olduğunu belirtelim. Lakin Sütlü Nuriye Tatlısı’nın şehrimize ait olmadığını, bir saray tatlısı olduğunu, baklava gibi saraya aidiyetinin olduğunu belirtelim. (DEVAMI YARIN)
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ