Diyarbakır'da Bayram Heyecanı

Bu Bayram her ne kadar biraz burukta geçse insanlar alışverişini yaptı.

Yaşanan deprem’lerin ardında Türkiye’de büyük bir hüzün var.

Bu rağmen bu Ramazan Bayramının hazırlıkları şimdiden başladı, Her ne kadar kilosu 250-350 lira bile olsa tatlıcılar şimdiden siparişlerini alamaya başladı, marketler ve baharatçıların önlerinde açılan şeker ve çikolata reyonları da yerlerini aldı.

Diyarbakır’da çoğu evlerde bayramın olmazsa olmazı çörek pişirme işlemi şimdiden evlerde kokularını dışarıya yansıtmaya başladı.

Diyarbakır da her ramazanda mutlaka evlerde çörek pişirilir, yemekler yapılmaya başlanır. Bayramlarda önce akşam veya sabah mezarlık ziyareti yapılır, Yasinler okunur, dualar yapılır, bütün aile bayram sabahı ilk önce Anne Babalarını ziyaret eder ve bayramın ilk sabah kahvaltısı o evde yapılır.  Öğle yemeğinden sonra akrabaların bayramlarını kutlamak için küçük olanlar büyüklerin bayramlarını kutlamak için bayram ziyaretine gider.

 Çocuklar bayram harçlığı toplamak için bütün tanıdıkların ellerini öperek bayram harçlığı alır.

Diyarbakır’da Bayram yemeklerini saymaya gelirse, Kızartma, Pirinç pilavı, Zeytin Yağlı Dolma, Ekşili dolma, Kaysı hoşafı, vişne hoşafı, tatlılardan evde açılan baklava baş sırada gelir.

 Bu anlattıklarım eski Diyarbakır’da bayramlarda olan yiyeceklerdir.

 Ne var ki bugünkü bayramlarda bunları ancak yerli eski ailelerde bulabilirsiniz, şimdiki nesil bu gelenekleri çoktan unutmuş, her şeyin hazırını almaya başlamış, bayramın o güzelliklerini görmemiş normal bir gün olarak tatil yapıp günlerini geçiriyor.

Bu nesilde yaşayan gençler, Bayramlar da kendilerini tatil köylerine veya otellerde günlerden evvel yer ayarlamak içinde, üç günlük bir tatilin bir günü yollarda geçiyor, 2 günlük bir tatil için binlerce para harcayıp geldikten sonra bu defa bu tatilde ödedikleri paranın taksitleriyle,  ya da aldıkları kredileri ödemekle uğraşıyorlar.

Bayramın en güzeli bütün aile beraber bir bayram geçirmek ve hasret gidermektir.