KÜÇE BAŞI“Çok seslilik” yaşanıyor, deyim yerinde ise her kafadan bir ses çıkıyor, kimi muhalif, kimi muvafık, merhum Necip Fazıl halkı tarif ederken “bin bir başlı yaratık” der, doğru sözü onaylamaktan öte elden bir şey gelmiyor, çünkü söylenenlerin arasında“sadre şifa” sunacak bir ses, bir söz yok..Muhalif olanlarla muvafık olanların birleştikleri tek nokta “eleştiridir” her iki tarafın amacı da tektir: halkı kendilerine inandırmak yani kandırmak, gel gör ki halk inanmıyor ve kanmıyor, zira her iki taraf yaşanılan güne değil, geleceğe yönelik sözler ediyorlar.Birisi elinde yapma imkanı varsa da yapmıyor, halktan tekrar “görev” istiyor, diğeri ise vaatlerde bulunurken“ceğiz-cağız” eklerini kullanıyor, her iki taraf görüntüleri itibariyle “ayrı” gibi bir tavır takınsalar da “şöyle demeye getiriyorlar: “Bir birimizden yok farkımız, ama biz başkayız”“Fotoğraf” gayet nettir, ancak “tablo” öyle değil, şimdilerde “modern resim” deniyor bazı çizgileri ve renkleri birbirine karışmış tablolara, bu tabloyu seyredenler “bilmez” gibi görünmesinler için “bilir gibi” bir tavır alırlar ve o tabloyu almak için de hayli fazla ücret de öderler..Sözü anlaşılır hale getirmek için deriz ki, sözünü ettiğimiz tabloyu oluşturan çizgiler, renkler hayat pahalılığından, ateşi bir türlü düşürülemeyen enflasyon canavarından, konut sıkıntısından oluşuyor, “tedbir” adına ne öneriliyor ve yerine getiriliyorsa meseleyi çözmediği aksine katmerleştirdiği görülüyor.İster muhalif, ister muvafık konumunda olanların çantasında “kalıcı çözüm” projeleri yoktur, çünkü var gibi gösterilen fakat esasta olmayan sistemin gözden geçirilmesi, yanlışların belirlenerek düzeltilmesi gerekir, bizim görüşümüze göre buna imkan yok, çünkü hatada, yanlışta ısrar “tedavüldedir” her iki taraf içinde geçer akçedir.Allah nasip ederse ve sürpriz gelişmeler olmazsa gelecek yıl bu günlerde “halk” sözünü söyleyecek, ya “ikna” olacak ya da kendi bildiğinde ısrarcı olacak, “aynı hamam, aynı tas misali” tabloyu daha “modern” (!) hale getirecek, çizgileri netleştirerek tabloyu bazı siyasilerin gözünü ışıltılarında değil de demokrasi ışığında görünür hale getirecektir.Sözün başında çok seslilik dedik ve Necip Fazıl’ın halkı nasıl tanımladığını anlatmaya çalıştık, sözü yine Necip Fazıl’ın halkı başka bir şekilde tanımı vardır ki “gerçek” bu tanımın içindedir: “şöyle gir bak ülkeme, başsız başsız adamlar/bıçak soksan gölgeme sıcacık kanım damlar”Elimizden geldiğince siyasetten ve siyasilerden “ırak” durmaya çalışıyoruz, gelecek günler içinde duruşumuzu koruyarak “isimleri” değil de “görüşleri” açıklamaya devam etmek niyetiyle…Berhudar olasınız, ömrünüze bereket sevgili okurlarım.ŞİİRSON GÜN YAKINDIRKıyamet ne zaman sorarsan eğer,Dünyamız yaşlandı “son gün” yakındır.Gaflet dalga dalga yayılır gider,Siyonist can yakar “son gün” yakındır. Ümmet-i Muhammed (s.a.v.) yetmiş üç fırka,“Na ehil” ellerde post ile hırka,İslam düşmanlığı batıdan şarka,Akıl cepte gezer “son gün” yakındır. “Haya elbisesi” demode oldu,Kimi dişisini kıskanmaz oldu,Sokaklar, plajlar çıplakla doldu,“Haram et” kasapta “son gün yakındır. Fetvayı ekranda verir hocalar,Söz ayrı, öz ayrı duyan bocalar,Yoksul mutfaklarda tütmez bacalar,Varlıklı bir bilse “son gün” yakındır. “Nehy-i anil münker” kimin haddine?Dinamit gerektir küfrün seddine,İnkar aşılandı insan kalbine,Nikah yok, flört var “son gün” yakındır. Babalar moruktur, analar cadı,Yırtılmış pantolon moda icadı,Medeniyet oldu vahşetin adı,Kültürler değişti “son gün” yakındır. Sanki “mübah” oldu büyük günahlar,Ölüm makinesi elde silahlar,Zalimin zulmünden mazlumda ah’lar,Depremler çoğaldı “son gün” yakındır. Ahir zamanda geldi o hak peygamber,Son günü bizlere o verdi haber,Resule uymayan ateşe gider,Tövbeye fırsat var “son gün” yakındır. “Emr-i bil ma’rufu” uygulayan kim,Yasalar yetmiyor şaşkındır hakim,Ukbadan dünyaya kuvvetli çekim,Alametler çoktur “son gün” yakındır. Göçmen cesetleri balıklara yem,Bombalar altında Yemen, Suriye’m,Müslüman katline ağlar Türkiye’m,Açlık Afrika’da “son gün” yakındır. “Mürşid-i kamildir” derdin ilacı,Peygamber varisi başında tacı,Sünnete uyanlar çekmez ki acı,Mergen’in son sözü, “son gün yakındır!..”MEVLÜT MERGEN AMİDİ25.10.2018 – Aydın