<div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Abdulkadir Arslanoğlu 1980 yılında Diyarbakır’da dünyaya geldi. İlk, Orta ve İmam Hatip Lisesini Diyarbakır’da okudu. 14 yaşında, Tarihi Kuyumcular Çarşısında ünlü kuyumcu ustası M. Hamit Eryavuz’un yanında çırak olarak işe başladı, kalfalık ve ustalıkla devam etti. 1988 yılında Çelebi Eser Bölge Yatılı Kur’an Kursunda Hafızlığa başladı. Ancak 28 Şubat sürecinde Kur’an Kurslarının kapatılması sebebiyle hafızlık tahsilini ikmal edemdi.</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Vatani görevini Hatay ve Şırnak’ta tamamladı. Askerlik dönüşü yerel radyolarda programlar hazırlayıp sundu. Diyarbakır’ın Bağlar İlçesinde bulunan Sultan Şeyhmus Camiinde bir müddet fahri imamlık yaptı. Uzun yıllar ticaretle uğraştı. 2012 yılında kurulan Diyarbakır Tanıtma ve Kalkınma Derneği’nin Kurucu Başkanı, halende Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürmektedir.</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Diyarbakır2ın tarihi, ilmi ve kültürel müktesebatı ile alakalı geniş ve kapsamlı araştırmalar ve arşiv taramaları yaptı. Yine bu konu ile alakalı birçok yazı ve makale kaleme aldı. 2016-2017 yılları içinde, Diyarbakır İl Müftülüğü Bünyesinde görev yapan iki bin civarında din görevlisine; Diyarbakır’ın manevi, tarihi ve kültürel zenginliğini anlatan seminerler ve konferanslar verdi.</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Diyarbakır’ın sahip olduğu manevi ve kültürel mirası, dünyaya duyurabilmek ve Diyarbakır’ı inanç, kültür ve tarih turizminin kalbinin attığı ‘’bir cazibe merkezi’’ haline getirebilmek için, çalışmalar yaptı. Bunların en önemlilerinden biride, senaryosunu kendisinin yazdığı ve ülkemizin tanınmış İlahiyatçılarından Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu’nın içinde rol aldığı kısa tanıtım filmidir. </span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Büyük zorluklarla hazırladığı bu filmi, Radyo Televizyon Üst kurulu marifeti ile ‘’Kamu Spotu’’ kapsamına aldırdı. Ayrıca 2018 yılında yayına giren Büyük Diyarbakır Belgeseli’nin metin yazarlığı ile beraber bilim ve sanat danışmanlığı yaptı. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok şehirde kültürel ve siyasi içerikli konferanslar verdi. Türkiye Gazetesi, Yeni Şafak Gazetesi, Diriliş Postası, Yeni Akit Gazetesi, Gerçek Hayat Dergisi, Derin Tarih Dergisi, yeni akit.com ve haber7com. da makaleler ve röportajları yayınlandı. Haber Türk, a haber, Kanal 7, TV Net, Ülke TV, TV 8, SKY Türk 360, Kanal a, Akit TV, Şanlıurfa TV. Koza TV, Kudüs TV. Ve Uzay TV başta olmak üzere birçok ulusal ve yerel televizyonlarda kültürel ve siyasi programlara konuşmacı olarak katıldı. Hafıza Geliştirme Teknikleri uzmanlığı, hızlı okuma Tekniği Uzmanlığı ve NLP neuro-Linguistic Programming Practıtıoner sertifikaları olan Abdulkadir Arslanoğlu, ‘’DİYARBEKİR PEYGAMBERLER, ESHABELER VE MEDENİYETLER ŞEHRİ’’ isimli bir kitap yazdı..</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Tarih araştırmaları konusunda yürüttüğü çalışmaları halen yoğun bir biçimde devam etmekte olan Arslanoğlu, sahibi olduğu Münteha Limitet Şirketi bünyesinde ticari faaliyetlerini sürdürmektedir. </span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Yaptığı çalışmarından dolayı kendilerine Diyarbakır halkı adına teşekkür ediyoruz.</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Yazılarından bir tanesini örnek olarak sunuyoruz;</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>AŞK NEDİR?</span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Aşk, dağınık binlerce duyguyu, bir merkezde toplayabilen kudretin adıdır. Aşk, rüyadan uyanıp, hakikati, hakiki bir biçimde görebilmenin adıdır. Aşk, derin düşüncelerin ve uzak ufukların kapılarını, aralaya bilmenin adıdır. Aşk, Tefekkür kapısının altın anahtarıdır. Aşk, gözleri daima ıslak ve nemli tutabilmenin adıdır. </span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span><span>Aşk, seccadeyi bulutlara serip, namazı göklerde kılabilenin adıdır. Aşk, her ihtiyaç duyulduğunda, gök kapılarının tokmağını vurabilmenin adıdır. Aşk, nefsin arsız ve sonu gelmez isteklerinin/ ihtiraslarının önüne geçebilmenin adıdır. Aşk, namazı, huşu tepesinin zirvesinde eda edebilmenin adıdır. Aşk, Rahman’a teslim olmanın, en büyük teselliye kavuşmanın adıdır. Aşk, yaratılan her nesneye, rahmet penceresinden bakabilmenin adıdır. Aşk, görenlere, Rahman’ı hatırlatan insan olabilmenin adıdır. Aşk, affedici/bağışlayıcı olmanın adıdır. Aşk, kinin, kirli olduğunu bilmenin adıdır. Aşk, gerçekten, gönülden ve karşılıksız sevebilmenin adıdır. Aşk, perdeye bakıp, ardındakini görebilmenin adıdır. Aşk, ıssız ve kurak çölü, cennet bahçesi gibi görebilmenin adıdır. Aşk, uzun geceleri, uzun secdelerle süslemenin adıdır. Aşk, secdenin Rahman’a en yakın olunan an olduğunu unutmamanın adıdır. Aşk, dünyanın bir hiş olduğunu bilmenin adıdır. Aşk, kişiyi, nefsin ve hevanın, zehirli oklarından koruyan çelik zırhların adıdır. Aşk, Hak için yayından fırlayan okun adıdır. Aşk, Hak için sevdiği her şeyi, ardında bırakabilmenin adıdır. Aşk, aşk meydanında, canını canan için feda edebilmenin adıdır. Aşk, yaratılan her nesneye bakıp, onda Yüceler yücesinin, yüceliğini görebilmenin adıdır. Aşk, kor gibi yanmanın adıdır. Aşk, küllenip, külünden yeni baştan doğabilmenin adıdır. Aşk, yandıkça dirilmenin, dirildikçe yücelmenin adıdır. </span></span></span></div> <div class="MsoNoSpacing"><span><span> </span></span></div> <div> </div>