Diyarbakır’ın çevresinde yetişen üzümleri bir başkadır. Bu arda Mardin çevresinde yetişen üzümleri de söylemeden geçemeyecem. Mardin çevresinde Mazıdağı ve bu çevredeki yetişen ve buralara has olan Şifre Üzümü ve bu üzümlerden elde edilen Pekmez, Pestil, Sucuklarda unutulmamalı.
Fakat ne var ki Ergani, Çermik, Çüngüş ve bu köylerde yetişen üzümleri, Pekmezleri, Pestil’leri Sucuklarının tadı başkadır.
Ergani Dicle Irmağı ve kollarının suladığı bereketli topraklara sahip olan Ergani’ye bir bağbozumunda yolunuz düşerse, Gevren ovası bağlarında erkenden olgunlaşan, iri taneli, ‘’Tahannebi’’ üzümünün tadına bakabilirsiniz
İlkin. Sonra başka türde, lezzette üzümler birer birer görünmeye başlar tezgâhlarda; Musa bak, Şam, Vanken Şıra… Evlerde sofralar yaz boyu salkım salkım üzümle tatlanıp şenlenir ancak ne zamanki Şire üzümü Ağustosta asma yapraklarının arasında ışıldamaya başlar, bir telaş alır ilçe halkını. Bu üzüm pekmezliktir çünkü, pestil yapmak gerekir ondan, susamlı, cevizli sucuklar… Mevsim güze dönüyordu hem, sonrası çetin kış, koca koca kazanlar kurulur odun ateşlerinin üstüne, Şire üzümü ballandıkça ballanır o kazanların içinde. İlçe halkına bakılırsa, Diyarbakır yöresine özgü bu üzüm gibi ince kabuklu, az çekirdekli, bol sulu, tatlı mı tatlı bir üzüme rastlanmaz başka illerde. O halde Ergani’de yapılacaklar listesine Gevran Ovası’ndan bir salkım üzüm yemek eklenmeli, mevsimi değilse de Pekmezinin, pestilinin tadına bakmalı.
Diyarbakırlı olup başka illerde yaşayan Diyarbakırlılar mevsimi geldiğinde bu üzümleri, Pestilleri ve sucukları akrabaları tarafından kasa kasa, kilo kilo isteyerek tadını çıkarırlar.
Fakat ne var ki Ergani, Çermik, Çüngüş ve bu köylerde yetişen üzümleri, Pekmezleri, Pestil’leri Sucuklarının tadı başkadır.
Ergani Dicle Irmağı ve kollarının suladığı bereketli topraklara sahip olan Ergani’ye bir bağbozumunda yolunuz düşerse, Gevren ovası bağlarında erkenden olgunlaşan, iri taneli, ‘’Tahannebi’’ üzümünün tadına bakabilirsiniz
İlkin. Sonra başka türde, lezzette üzümler birer birer görünmeye başlar tezgâhlarda; Musa bak, Şam, Vanken Şıra… Evlerde sofralar yaz boyu salkım salkım üzümle tatlanıp şenlenir ancak ne zamanki Şire üzümü Ağustosta asma yapraklarının arasında ışıldamaya başlar, bir telaş alır ilçe halkını. Bu üzüm pekmezliktir çünkü, pestil yapmak gerekir ondan, susamlı, cevizli sucuklar… Mevsim güze dönüyordu hem, sonrası çetin kış, koca koca kazanlar kurulur odun ateşlerinin üstüne, Şire üzümü ballandıkça ballanır o kazanların içinde. İlçe halkına bakılırsa, Diyarbakır yöresine özgü bu üzüm gibi ince kabuklu, az çekirdekli, bol sulu, tatlı mı tatlı bir üzüme rastlanmaz başka illerde. O halde Ergani’de yapılacaklar listesine Gevran Ovası’ndan bir salkım üzüm yemek eklenmeli, mevsimi değilse de Pekmezinin, pestilinin tadına bakmalı.
Diyarbakırlı olup başka illerde yaşayan Diyarbakırlılar mevsimi geldiğinde bu üzümleri, Pestilleri ve sucukları akrabaları tarafından kasa kasa, kilo kilo isteyerek tadını çıkarırlar.