Tarihte Çermik - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)

Diyarbakır'ın Çermik İlçesi çok eski bir tarihe sahiptir. En son 2005 yılında yapılan bilimsel araştırmalarda, ilçenin Sinek Çayı kaynağı yakınlarında keşfedilen Sinek Çayı Kaya altı Sığınağı’ndaki kabartmaların günümüzden 15.000 ile 13.000 yıl öncesine (Üst Paleolitik ile Mezolotik Çağ) ait olduğu tahmin edilmektedir. Dünyada ilk uygarlıkların Mezopotamya (Dicle ve Fırat arasındaki topraklar) bölgesinde ortaya çıktığı düşünüldüğünde, Mezopotamya bölgesinde yer alan Çermik’in tarihi daha da önem arz etmektedir. Çermik, geçmişinde birçok medeniyete ve kültürlere ev sahipliği yapmıştır.

Çermik bölgesi, İslamiyet’ten önce Azerbaycan ve Doğu Anadolu’da hüküm süren Arsaklı Devleti (M.Ö. 66-M.S. 395) nin, Alenik Eyaletine bağlı bir sancak olduğu. 7. Asır müellifi Mövses’in ‘’Armenya Coğrafyası’’ adlı kitabından anlaşılmaktadır.

  1. Ömer döneminde İslam kumandanlarından Halid Bin Velid ile İyaz Bin Ganem’in 639 yılında Diyarbakır’ı fethi ile birlikte, Çermik de İslam topraklarına katılmıştır..


1185-1232 yıllarında Çermik’te hüküm süren Artuklular, günümüzde bile ayakta duran Haburman Köprüsü ve Ulu Cami gibi önemli tarihi eserleri miras bırakmıştır.

Bitlis Bey’i Şeref Han’ın hayatı boyunca yazdığı ve 1597 yılına kadar olan dönemi kapsayan ‘’Şeref name’’ adlı eserine göre, Osmanlıların fethinden önce Çermik Sancağı ve çevresindeki beylerin sülalesi Buldu kani’lere dayanmaktadır. 1507 yılında Safavilerin bölgeyi işgal etmelerine kadar Çermik yöresi bu beylerin denetiminde ve Akkoyunlu Devleti’nin idaresinde kalmıştır.

Çermik beylerinden Emir Muhammed Bağın Kalesi’ni oğlu Emir Hüseyin’e vermişti. Emir Hüseyin, rivayete göre, Emir Muhammed’in amcası oğullarındandı, bir rivayete göre de oğluydu. Emir Hüseyin bir süre bu kaleyi korudu, bir çocuğu olduktan sonra öldü.

Emir Seyfeddin; Babası Emir Hüseyin’in vefatından sonra yerine Emir Seyfeddin geçti. İyi bir yönetim kurdu ve hükümdarlık görevini yerine getirdi. Ölümünden sonra yerine oğlu Şah Yusuf geçti.

Şah Yusuf; Babasının ölümünden sonra hükümdarlık görevinde bulundu. Ölünce de terine oğlu Welat Bey geçti.

Welat Bey, arkasından Şah Ali Bey, arkasından Muhammed bey buı görevi üslendi. Hükümdarlık babadan oğla devredilerek bir süre devam etti.