SEZAİ KARAKOÇ UNUTULMAZ İNSAN - (Ferda Taşçı'nın Yazısı)

Sezai Karakoç 22 Ocak 1933 tarihinde Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde dünyaya geldi.

Karakoç ilk okul eğitimini Ergani’de tamamladı. 1944 yılında sınavlara girip Maraş Ortaokulu’nda parasız yatılı olarak okumaya hak kazandı.

1947-1950 yılları arasında lise eğitimini yine parasız yatılı olarak Gaziantep Lisesi’nde tamamladı. Lise eğitimi boyunca Felsefe dersine ilgi duydu ve Felsefe okumaya karar verdi. Üniversite eğitimi için İstanbul’a geldi. Babası onun İlahiyat fakültesinden mezun olmasını istiyordu. Fakat imkanları dahilinde eğitimine devam edebileceği yatılı tek bölüm siyasal bilgiler fakültesiydi.

Üniversite sınavlarına hazırlanırken kazanamama ihtimalini de göz önüne alarak her ihtimale karşı Felsefe bölümüne kayıt yaptırdı.

Sezai Karakoç’un nüfus kaydında doğum günü 22  Ocak 1933 olarak görülse de kendisi gerçek doğum gününün mayıs ayı içinde olduğunu belirtti.

İstanbul’da Diriliş Yayınları ve Diriliş dergisi kurdu. 1990 yılında güller açan gül ağacı amblemiyle Diriliş Partisi’ni kurdu. 7 Yıl partinin genel başkanlığını yürüttü. Ancak bu parti 19 Mart  1997’de üst üste iki genel seçime giremediği için kapatıldı.

2006 yılında Kültür ve  Turizm Bakanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü ile ödüllendirildi. Bakanlığa, ödülün para kısmının kültür sanat işlerine harcanmasını, diğer kısmınınsa posta ile bildirdiği adrese yollanmasını rica ettiği bir mektup yolladı.

2011 yılında Cumhurbaşkanlığı Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü fakat kendisine verilen plaket ve para ödülünü reddederek bu ödülü almaya gitmedi.

Sezai Karakoç üniversitedeyken bir okul arkadaşına sevdalanır, bu kişinin adı Muazzez Akkaya’dır. Bir gün cesaretini toplayıp aşkını Muazzez Hanım’a arz eder. Fakat reddedilince çok üzülür. Okullar tatil olur ve Muazzez Hanım Geyve’de yazlıkta kalmaya başlar. Sezai Karakoç da tam karşısındaki yazlığın bahçesinde bahçıvan olarak çalışmaya başlar. Her gün karşılıksız sevgi duyduğu sevgilisini seyreder. Ona şiirler yazar.’Mona Rosa’ şiiri Muazzez Akkaya’nın

isminin baş harflerinden ortaya çıkar.

Okul biter ve mezuniyet töreni yapılır. Mezuniyet törenindeyse Sezai Karakoç, ‘Mona Rosa’ şiirini okur. Muazzez Akkaya ise tam karşısındadır. Şiir  bittikten sonra bir alkış tufanı kopar.

Herkes bir daha okuması için ısrar eder. Ve tam 3 kez Sezai Karakoç bu şiiri art arda okur. Sahneden tam ineceği sırada Muazzez Hanım koşarak yanına gelir ve ona hala teklifinin geçerli olup olmadığını sorar. Sezai Karakoç, "senin aşkın artık benimkine yetişmez" der ve hayır yanıtını veriri. Muazzez Hanım oracıkta Bayılır.

Karakoç’un 10  Şiiri, 2 çeviri şiiri, 21 Düşünce yazısı, 15 İncelemesi, 5 Pöportajı var.

Karakoç bu güne kadar gelmiş geçmiş Şiir, Edebiyat dalında ve  Felsefe dalında unutulmayacak bir Şairdir.

Sezai Karakoç 16 Kasım 2021 Salı günü yaşlılığı nedeniyle 88 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ruhu Şad, Mekanı Cennet olsun.