ŞEHİR ARAŞTIRMALARI MERKEZİ ve MARUZATIMIZ-2
- 11-07-2018 15:43
Şehir Araştırmaları Merkezi il ilgili bugüne kadar kaleme aldığımız makaleler incelenirse, bir şehrin merkez çatısı altında nasıl ele alınacağı görülecektir.
Bu merkezin sadece bir mekâna ve mekâna ait kimi donanıma ihtiyacı bulunmaktadır. Merkezin ne çalışana ihtiyacı vardır ne fazla gideri mevcuttur. 1900’den bu güne şehir için yazılan, yayınlanan gazete, dergi, kitap olmak üzere basılı-sesli-görsel malzeme, sağlanmış durumdadır.
Bu merkezin kendi bünyesinde oluşturacağı çalışmalar, toplumu kucaklayıcı, herkesi bir arada toplayıcı, kendi bünyesinde süreli yayınlarının olacağı biçimde özelliğe sahip olduğunu belirtelim.
Yayınlanan her kitabın, ulaşılabilirlik oranında yerini bulduğu bu merkez, şehirle ilgili bir gazetenin sayfasında yayınlanan haberinden ya da kaleme alınan köşe yazısından tutun, başka bir şehirde yayınlanan kitapta yer alan iki sayfalık dolaylı bilgiye kadar ne varsa otuz senedir ilgi alanımızda yer almaktadır.
Ankara’da ve İstanbul’da, İzmir’de ve Bursa’da yaşayan hemşehrilerimizden yurt dışında olanlarına kadar herkes, bu merkezin doğal üyesidir.
Bu merkezde yer alan kaynaklar arasında bir ayrım yapılmadı, akla makul gelen eserlerin bir araya getirildiği merkezde yüzlerce şairin ve yazarın eseri mevcut.
Bu merkezde profesöründen hamalına kadar kim şehir için bir şeyler kaleme almışsa merkezde yerini almıştır.
Bu şehirde hangi gazete yayınlanmışsa, ulaşılabilmişse merkezde bulunmaktadır.
Bu şehirde hangi dergi çıkmışsa, biz temin etmişsek, merkezde yer bulmuştur, kendisine.
Bu şehirle ilgili çekilen fotoğraf kareleriyle çektiğimiz on binlerce fotoğraf karesi buluşturuldu.
Bu şehrin dördü merkez, on üçü taşra ilçesi ve yüzlerce köyü gezildi, merkezin sağlıklı bir zemine oturması için.
Bu merkezin ismine layık biçimde olması için, elimizden gelen ne varsa harcandı.
Bu merkez, eksikliği olmaması için, işimizden ve aşımızdan fedakârlık ettik, yıllarca.
Bu merkezin oluşumu için kuyuyu iğneyle kazdık, tabiri caizse.
Bu merkezin ne olduğu bize sorulmadı, üzüntümüz bundandır.
