GEÇMİŞ PEŞİMİZİ BIRAKMIYOR!.. - (Mevlüt Mergen'in Yazısı)
- 27-06-2022 08:50
Vardı elbette, bizim için “fazla” önem taşımıyordular, lakin dokunup geçtiklerimiz de oldu, siyasetten ve özellikle siyasilerden ırak durmaya çalıştık, bugün oluşturulan tabloya bakıldığında bizim ne kadar haklı olduğumuz anlaşılır.
“Özü sözü yalan olandır siyaset” kanmadık dersek pek doğru demiş olmayız, kandığımız zamanlar oldu, sonradan aldatıldığımızı anladık, bu konuyu daha başka bir gün anlatırız inşallah kaydı ile burada bırakalım..
“Geçmiş peşimizi bırakmıyor” derken 17 yıl içinde yazdıklarımızı oluşturan sebebi anlatmak istiyoruz, tekrar edelim o sebep Diyarbekir’dir, biz bu kadim şehrin içinde yaşarken onu da yaşadığımız için hep şöyle dedik: “Diyarbekir’de yaşamak başkadır, Diyarbekir’i yaşamak başkadır”
Kitaplarımızı okuyucuya ulaştırırken kapak kısmına “hatıralar” yazmayı adet edindik, çünkü şu gerçeğe vardık “geçmiş peşimizi bırakmıyor” ne anlatacaksak illa ki geçmişini de anlatmalıyız, bu inanç bizi bugünlere getirdi.
Aslında bugün konu olarak: “nan-ı aziz zirveye doğru yükseliyor” diyecek ve ekmeğimizin geçmişinden söz edecektik, okurlarımıza hatırlatacaktık “mahalle” fırınlarını, buğday pazarını, değirmencileri, evlerimizde yoğrulan hamurunu, bakır teşti ve fırından çıkan “sıcak” ekmeğin eve götürülürken kokusunun metrelerce uzaktan hissedildiğini…
O günlerin hayrını bereketini anlatacaktık, eve getirdiğimiz ekmeği “teştten sarkmış” görenlere “sıcak ekmek kes” dediğimizi, evimize gelinceye kadar neredeyse bir ekmeğin öylece bittiğini anlatacaktık, çünkü peşimizi bırakmayan “geçmiş” böyle yapmamızı istiyor.
Bazıları “geçmiş geçmiştir” dese de o canlıdır ve peşimizdedir, onu tekrarlayamazsak da anlatabiliriz, çünkü gün gelecek biz de geçmişte kalacağız, gelip geçmiş olacağız, anlattıklarımız, yaşadıklarımız “merak” konusu olacak ve Diyarbekir “gizemini” koruyacak belki de daha çok gizemli bir şehir olacaktır.
Peşimizi bırakmayan “geçmiş” bize “ara bul” demekle “bir hazine” olduğunu da hatırlatmaktadır, o hazinenin içindedir, tarih, kişiler, kültürler eşelenmedikçe ortaya çıkmazlar, zaten geçmiş peşimizi bırakmamakla bize tarihimizi, insanlarımızı, kültürümüzü unutturmamaya çalışmaktadır.
Okuyucularımızın bizi bu şekilde anlamalarını isteriz, isteriz ki herkes kendi geçmişini peşinde görsün, ona kulak versin, yaşadıklarını, hatırladıklarını yazsın ki geleceğe bir “iz” bırakmış olsun.
Allah’a emanet olasınız sevgili okurlarım ömrünüze bereket…