Gece Çocukları - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)

Bunlarda gece çocukları. Akşam saat 6’dan sonra gece 11’e kadar yaşları 7-9 arasında olan 10-12 çocuk her gece Diyarbakır’da ofis semtini sanki işgal etmiş, gelen geçenden para istiyor, vermeyenlere arkalarından tekme sallıyor.

Caddede bir o tarafa bir bu tarafa sağına soluna bakmadan caddenin ortasında oyun oynarken gelip geçen araçlar için sanki gelin basın dilercesine umursamadan oyun oynuyor.

Anne yok, baba yok ortada, geç saatlerde evlerine dağılıyorlar tek başlarına.

Aralarında kızlardan var, bunların bazılarının altında bisiklet son süratle cadde ve sokaklarda yarış yaparken, bunları gören arabalar bir kaza çıkmasın diye mecburen durmak zorunda kalıyor.

Bunların yanında birde geceleri karton, kâğıt, kola kutuları ve plastik su şişelerini toplayan sadece gözleri görülen çarşaflı kadınlar var,  bunların durumu daha vahim. Koca torbaları iki tekerlekli çekmeli araçlar ellerinde, bir yandan kağıt, karton toplarken arabanın içinde iki çocuk biri tahminen 6 yaşında diğeri 7 yaşında, buda yetmez birde kucağında olan körpe çocuk.

Geceleri oturduğum evin balkonundan dışarıya baktığım zaman her gece bu manzarayla karşılaşıyorum, bir yanda vicdanım sızlıyor, bir yandan da bunlara mani olacak kimse yok mu, bu olay yalnız Ramazan ayında değil, Diyarbakır’ın en işlek caddesi olan ofis semtinde insanların daha fazla olduğunu bildikleri için ve çocuklar ne yaparsa yapsın kimse karışmaz diye bu Suriyeli aileler çocuklarını ve ailelerini sokaklara salarken hiç mi vicdanları sızlamıyor.

Bazı kadınlarda ofisin zengin bir semt olarak düşündükleri için akşam iftar yarım saat kala bu defa dairelerin kapısını çalarak para istiyorlar, acıdınız parayı verdiniz, yandınız, iki dakika sonra kapı yine çalıyor bu defa bir başka kadın, ona da verdiniz, arkasından bir zil sesi daha yine Suriyeli başka bir kadın. Anladım ki bunlar bir şebeke halinde çalışıyor, hangi evden para aldıysa hemen aşağıya inip başka bir kadın gönderiyor. Tam bir şebeke gibi çalışıyorlar. Ne arayan var ne soran, bunlar bu memleketten gitmeyene kadar Türkiye huzura kavuşmaz.