DÜNYA MALI DÜNYADA KALIR - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)
- 22-07-2022 08:36
Her zaman zincir marketlerin insanları sömürdüğünü söylemişizdir, gerçekten de bu doğrudur, ne yaparsanız yapın bunların önüne geçmek mümkün değil, istediğin kadar ceza ver, bunlar hiçbir zaman bu sömürüden vaz geçmeyecek, ne kadar ceza verirseniz verin bunlar zaten bu cezaları vatandaştan çıkarmanın yolunu bulmuş, bu gün ceza alan bir market yarın ürünlerin üzerine zamlı fiyatı koyarak bu cezayı yine vatandaştan çıkarıyor.
Buraya kadar tamam; Şimdi aslında vatandaşın zammı önemli, bir örnek vermek gerekir; Herkesin malumudur, pazarlarda satılan dağda bayırda kendiliğinden çıkan semiz otundan (Pırpar) dan bahis edeyim, pazarda kilosu yirmi liraya satılan bu otun ne gübreye, ne dikmeye ihtiyacı yok, kendiliğinden çıkan bu otu yirmi liraya satan pazarcıya nedenini sorduğun zaman, ‘’Amca sen doların ne kadar olduğunu bilmiyorsun’’ hemen herkes gibi o da sırf insanları kazıklamak için Doları bahane ederek kaçamak yollar arıyor.
Nereye kadar gidecek bu vicdansızlık, hiç kimse yarın akıbetinin ne olduğunu bilmeden, sanki ölmeyecek gibi fazla para kazanmak için insanları sömüren bu insanlar yarın ahirette bunun cevabını nasıl verecek.
İnsanda Allah korkusu, Vicdan ve merhamet olmasa, o insanın imanından şüphe ederim.
Ben Müslümanım demekle Müslüman olunmaz, Müslüman bir insanda önce İman kuvveti, merhamet ve vicdan olacak.
Böyle merhametsizce davrandığımız zaman hiçbir zaman ne rahatlık ne huzur bulamayız, paranız olabilir fakat huzur ve rahatı bulamazsınız, bunların acısı bir gün fitil, gibi burnunuzdan çıkacak, kimse bunun farkında değil.
Geriye bir bakın, o zengin olan ve ölen vatandaşların öldükten sonra ne götürdüklerini bir görün, kefenden başka götürecek hiçbir şey yok, peki bıraktığı mallara gelince, varisler bölüşecek, mal için kardeş kardeşi tanımayacak ve hatta bu yüzden bir birlerini mahkeme köşelerinde süründürecek, sonra arkadan malı bırakan babalarına kalmayan hakareti yapacak.
Size tanık olduğum bir dostumun vefatından sonra taziyeye gittiğim de karşılaştığım olayı anlatayım;
Taziyenin son günü iki kardeş kapı önünde münakaşa ediyorlar, Babalarının bıraktığı mal için, Büyük kardeş küçüğe, ‘’Dükkanlar benim olsun, evlerde senin’’, Küçük kardeş buna itiraz ederek nerdeyse birbirleriyle kavga edecek, o arada ben tamamen yaklaştım sustular, ‘’Hacı abi hoş geldin’’ deyip elimi öpmeye çalıştılar, elimi vermedim ve kendilerine; ‘’Hiç utanmıyor musunuz, daha babanızın üçüncü günü siz şimdiden mal bölüşmeye kalkmışsınız, Babanız bu malları size bıraktı sırf kavga edesiniz diye’’ dedim ve taziyeye girmeden onların yanından ayrıldım.
Aylar sonra duydum ki iki kardeşte bir birleriyle küsmüş malları satmış ve babalarının bıraktığı malları satarak kumarda ve gazinolarda bitirmiş, şimdi kendi aileleri de onları eve almıyor, perişan olmuşlar.
İşte hayatın cilveleri, haramdan gelen mal haramla gider, ben babalarının bıraktı malları nasıl kazandığını çok iyi bildiğimden, haramdan gelen mal haramla gitti.
Ne yaparsanız yapın helal yolla para kazanmaya bakın az olsun helal olsun, hele kul hakkı ve yetim hakkı yiyen hiçbir insan iflah olmaz. Dünya malı dünyada kalır.