Çağımızın Hastalığı: Sosyal Medya Bağımlılığı

Çağımızın Hastalığı: Sosyal Medya Bağımlılığı

Bugün, son birkaç yıldır neredeyse hepimizin körü körüne bağımlı olduğu sosyal medya platformlarını ele almak istiyorum. Sosyal medya bağımlılığını "çağımızın hastalığı" olarak nitelendirebiliriz. Nitekim yapılan birçok araştırma da bunu kanıtlar nitelikte ve Türkiye'de yaşayan yaklaşık 55 milyon kişinin aktif bir şekilde sosyal medya kullandığını söyleyebiliriz. Peki sosyal medya bağımlılığının en büyük belirtisi nedir? Kişi, vaktinin çoğunu Instagram, Twitter, TikTok ve Facebook gibi sosyal medya platformlarında geçirir, kısa bir süreliğine de olsa bu platformlara giremediğinde kendini boşlukta hisseder ve gerçek dünyadan uzaklaşıp kendisi için yarattığı o sanal dünyada sürekli paylaşım yapmak ister. Amaç ise; daha çok beğenilmek, takdir edilmek ve onaylanma isteğidir.

Hiç kuşkusuz çoğumuz bu platformlarda vakit geçiriyoruz. Fakat her şeyin dozunu gerektiği şekilde ayarlayabilmek çok önemlidir. Gerçeklik algısından uzaklaşıp o sanal dünyada haddinden fazla geçirip kaybolmayı hem fiziksel hem de ruhsal açıdan hiç doğru bulmuyorum. İnsan hayatını oldukça olumsuz etkileyen bu bağımlılık türünün fiziksel ve ruhsal etkilerine değinmek istiyorum: Birey kendini her şeyden izole edebilir, fiziksel aktivitelerde azalma meydana gelebilir, sosyal anksiyete, kaygı ve depresyon durumları sık sık yaşanabilir ve dahası FoMo sendromu ortaya çıkabilir. FoMo, kişinin Facebook, Instagram ve Twitter gibi sosyal medya platformlarında meydana gelen bir olayın dışında kaldığını düşünerek yaşadığı kaygı, yetersizlik, eksiklik ve endişe artışı olarak tanımlanmaktadır. Düşünebiliyor musunuz? Kişi artık sosyal medyadaki kişilerin paylaştığı durumları ya göremezsem diye endişelenmeye başlıyor yani bu bağımlılık türü bu noktaya kadar getirebiliyor.

Sosyal medya bağımlılığı, günümüzde her yaş grubundaki bireyde görülebilir ama en çok da ergenlerde görüldüğünü tahmin etmek zor olmasa gerek. Eğer siz de bağımlı olduğunuzu düşünecek kadar sosyal medya platformlarında fazla vakit geçiriyorsanız lütfen bir uzmandan destek almayı ihmal etmeyin. Son olarak, birkaç tavsiyemi de aileler için vermek istiyorum. Yasaklamak aslında bir çözüm değildir ama çocuklarınıza sınırlar koyabilirsiniz ve çocuğunuzu bilinçli sosyal medya kullanımı, sosyal medyanın yarar ve zararları hakkında bilgilendirebilirsiniz. Daha da önemlisi lütfen hayatımız sadece sosyal medyadan ibaretmiş gibi davranmayalım, sahteliklere ve yapay dünyaya o kadar odaklanmışız ki gerçeklik algısından gittikçe uzaklaşmışız. Umarım bilinçli sosyal medya kullanıcılarının sayısı gittikçe artar.