Bir Evde Dört Komşu - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)
- 05-12-2022 08:15
İskender paşa mahallesi kapı numarası 21.
Kapıdan içeri girdiğin zaman büyük bir avlu, kapının yanında tuvalet, tuvaletin yanında herkesin ortaklaşa kullandığı kiler, kilerin bitişiğinde 12 basamaklı bir merdiven, merdivenin bitişinde bir metre kare bir hol, holün yanındaki kapıdan içeri girdiğin zaman tek bir oda, odada 5 kişilik bir aile yaşıyor, tam 12 senedir burada kiracı olarak oturan ailenin, altı sene sonra işleri kırılıp kira ödeyemeyince ev sahibi bu kiracıları kira vermekten muaf tuttu.
Sokak kapının karşısında iki oda ve yan tarafında ev sahibine ait bir kiler. Sağ tarafta sekiz basamaklı bir merdiven ve bir küçük balkon, içeri girdiğinde küçük bir hol, holün sağında bir oda, solunda bir oda, her odada ayrı ailelerden kiracılar oturuyor.
Ev sahibiyle birlikte bu avlulu evde tam dört aile ve 16 kişi oturuyor, o kadar mutlu bir yaşamları var ki anlatmaya ve o günleri hatırladıkça ağlamamak için kendimi zor tutuyorum.
Sabahın erken saatinde, sabah namazında herkes uyanır küçük çocukların haricinde herkes namaza kalkar, namaz kılındıktan sonra evin reisleri gün doğmadan işe gitmeye hazırlanır ve evden çıkar, evdeki evin en büyüğü olan anne işe gidecek diğer çocuklar için sabah kahvaltısı hazırlar ve herkes kahvaltısını avlunun bir tarafında güle eğlene kahvaltı yapar, kahvaltıdan sonra öğle ve akşam işten gelecekler için yemek hazırlığına başlanır. Yemek yapılacağı zaman avludaki kiracılar ev sahibine, ‘’Bugün ne yemeği yapacaksın’’diye sorar, sormalarının sebebi de herkes aynı yemeği aynı gün yapmasın, yaptıkları yemeklerden bir birlerine ikram etsin diye.
İşte bunlar o günlerdeki komşuluk dayanışması.
O dönemlerde evini kiraya verecek ev sahibi hiçbir zaman kira bu kadar demezdi, yalnız kiraya vermeden önce kimdir, kimin nesidir, nasıl bir ailedir onun araştırmasını yapar sonra kiraya verirdi evini. O dönemlerde komşu alacakları kiranın kat kat üstündeydi.
Geceleri her gece bir komşunun evine oturmaya gidilir ve o gün evde ne varsa ikram edilirdi.
Yaz aylarında kışa hazırlık için küplerde turşu, kavurma, domatesi biber, patlıcan kurutması, salça yapımı, pestil, sucuk, ceviz eve stok edilirdi. Bunların hepsi kocaman küplerle ağızları külle sıvazlanarak kışa kaldırılırdı.
Şimdilerde bırakın bir avluda oturmayı, evlenen gençlerin ilk istedikleri hemen ayrı bir ev, Anne ve Babanın yanında kimse oturmak istemiyor. Bir binada hiç kimse tanı başındaki komşusunun kim olduğunu bile bilmiyor.
Düşünün bir babanın dört oğlu var bu oğullarını evlendirmek için mutlaka ayrı ev olması şartı ilk başta karşısına çıkıyor, Her birine ayrı ev eşyası almak zorunda. Oturulacak dairelerin kaloriferli, güvenlikli ve mutlaka 3 oda 1 salon olması gerekiyor.
Eski günlerle bu günleri karşılaştırdığınız zaman o günlerde bu günlerin böyle olacağını söyleseydiniz mutlaka size delirmiş bu adam derlerdi.
Allah bu zamandaki Anne ve Babalara yardım etsin.
