BİR ANANIN ASKER OĞLUNA YAZDIĞI MEKTUP - (Fahrettin Kanat'ın Yazısı)
- 10-06-2022 08:56
Diyarbakır Sene 1970; Oğlunu askere gönderen Sultan hanım, ‘’Rahmetli Celalin bu mayasını büyük oğlum çok severdi. Bizim evde bütün plaklar vardı. Oğlum saatlerce otur idi bu plakları dinlidi. Askere gider gitmez hepsini kaldırdım. Tahammül edemidim. Yavrum benim. Şimdi ne yapıyor acaba? Hele ölmüşlerine rahmet Zeynep’i çağır bir mektup yazdırayım oğlana. Çoktandır gödermemişem.
Halime hanım kızı Zeynep’e seslenir.
-Kız Zeyno gel, Sultan ablanın oğlu Recebe bir mektup yaz. Kağıt kalem de getir.
Az sonra Zeyno, defterden koparılmış bir kağıt parçasıyla gelir Sultan hanımın yanına oturur. Çayında büyük bir yudum alan Sultan hanım dalgın gözlerle başlar mektubu yazdırmaya.
‘’Canımdan çok kıymetli, ciğerimin parçası oğlum Recep, Evvela mahsus selam ederim o kara gözlerinden hasretle öperem. Eğer bizi sorup sual edersen, biz hepimiz sıhhat ve afiyetteyiz. Seninde sıhhat ve afiyette olmanı Cenabı Haktan niyaz ederim. Hepimiz çok iyiyiz oğlum sen gurbettesen, Biz evimizdeyiz bütün derdimiz sensen. Gece gündüz seni düşüniyiğ.
Babanda iyidir. Geçen gün evde senin bahsin ederken gözünden yaş aktı. Belli etmedi ama ben gördüm. Onunda sana selamı var, gözlerinden hasretle öper. Geçenn gün sahan biraz para göndermişti. Alıp almadığını bize bildirmedin. Bacıların Ayşe, Selma, Hanife, kardaşlerin Kemalin Şehmuz da sahan çok selam ediler.
Büyükler gözlerinden, küçükler ellerinden öper.
Ey oğlum Recep
Daha daha nasılsan, iyisen, kendine iyi bakisan. Bişeye ihtiyacın olursa muhakkak yazasan. Kumandanlarının, çavuşlarının, arkadaşlarınla eyi geçinesen. Bizi mektupsuz bırakmayasan. Mehemet dayın, Salih amcan, çocukları Sedat, Mahmut, Süleyman, Cemal, Ali, Mevlüde, Fatma, Celile, Halise, Zerrin, Firdevs, Elmast sahan çok selam söyli.
Arkadaşların Bozo Şeho, Ahmo Çirto, Forta Sülo, Naylon Yaşo, Katırcı Kermo, Sallah Selim, seni soriler, geçen gün baban dükkanına komşusu Ali dayının oğlu Ahmo Soro gelmişti seni sordi adres istedi verdim. O da bir ay sonra asker olacak. İnşallah yanına düşer.
Oğlun Recep Anan sahan kurban ola.
Bu mektubu sahan komşumuz Halime hanım gilden yazıyam. Allah bağışlasın kızı Zeyno yazdı. Onlar da sahan çok selam ediler. Bütün komşular seni her zaman soriler…
Mektubu yazdıran Sultan hanım bir ara Zeynonun kulağına fısıldar:
‘’Kız sende selam yazsan ha. Recep sevinsin…
Sonra yüksek sesle bir istekte daha bulunur.
Kızım, Allah ne muradın varsa versin. Mektubun sonuna güzel bir mani da yazsan. Öle güzel dertli bi tane olsun. Recebim manilerden çok hoşlani.
Zeyno biraz dalar sonra yazmaya başlar;
Mektup yazdın dört köşe,
İçine hasret düşe
Mektup elen değende
Sevdiğin fikren düşe.
Bu mektup 1970 yıllarında o zamanki konuşulan Diyarbakır diliyle yazılmış, şimdiki lisanla yazılsaydı eskilere saygısızlık olur diye düşündüm.