AFGANİSTAN’DA YENİ DÖNEMİN ADI “İSLAM EMİRLİĞİ!..” - (Mevlüt Mergen'in Yazısı)
- 24-08-2021 00:43
G Ö Ç M E N
Bir düzenlisi varmış, bir de düzensiz göçmen,
Benzer yanları var, zordur onları seçmen.
Batı “göçmen” istemez, yunan denize iter,
Yurtlarından olmuşlar, dertleri dertten beter!..
MM
SÖZ GELİŞİ
“Taliban” yirmi yıl sonra yine Kabil’e girdi, henüz netleşmeyen ve fakat “İslam Emirliği” olarak tanıtımı yapılan yeni dönem beraberinde birçok soruları getirdi, özellikle Batı, daha doğrusu Hıristiyanlık alemi öteden beri “İslam” karşıtı olarak biliniyor, nitekim “İslamafobi” bu alemde kendisine “taraftar” buluyor…
Bir “proje” olarak ortaya çıkan “DEAŞ” İslam’ı karalamak, korkutucu olarak göstermek adına çok çirkinlikler sergiledi, ekranlara yansıtılan görüntüler hafızalardan silinmiş değil, nitekim geçen gün Afganistan’dan kaçanlardan biri: “Taliban çok korkunç, ölüm demektir” şeklinde sözler söyledi.
Medya birçok ülkede “Siyonizme” hizmet ediyor, bu sebepten insanlar gerçekleri öğrenemiyorlar, kendi güdümlerindeki ajanslara yükledikleri bilgiler ise “şüphe” ile karşılanabiliyor, böyle düşündüğümüz içindir “Taliban’ın işi zor” diyoruz, “arı ve duru” bir din olan İslam’ı dünya kamuoyuna nasıl anlatacaklar, bu yüce dini kendileri nasıl yaşayacaklar?
İslam’ın özünde olan “iyiliği emir, kötülüğü men etmek” için nasıl bir politika izleyecekler, en önemlisi Afgan halkı İslam’a ne kadar yakın, ya da ne kadar uzağındadır bu yüce dinin, çok hızlı bir şekilde mi işe girişecekler, yoksa bir “geçiş” dönemini mi düşünmektedirler?
İnsanları alışkanlıklarından döndürmek hiç de kolay değil, günahın her türlüsü, haramın her şekli maalesef “mubah” imiş gibi algılanarak müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerde işleniyor, biz bu manada düşündüğümüz için “Taliban’ın işi zor” diyoruz, ancak “alt” yapısı varsa, yani insanlar İslam’ı benimsemişlerse “zor” olmayacak.
1998’de kutsal topraklara gitmiştik, orada bir Afrika’lı ile tanıştık.
Bize şöyle anlatmıştı: “Bizde okullarda çocuklar dini eğitim alırlar ve yüce kitabımızı öğrenirler, birden fazla evliliği sormuştuk o Afrika’lı hacı kardeşimize, şöyle cevap vermişti: “Bizde her erkeğin beş yıl ara ile bir kadın alması gerekiyor, çünkü kadınlarımız kötü yolu düşmesin için böyle bir uygulama var, ben şimdiye kadar üç kadın aldım ve dördüncüsü için de beş yılın dolmasını bekliyorum”
Afganistan İslam Emirliğinin bundan böyle atacağı adımlar dünya kamu oyu tarafından ilgi ile izlenecektir, on dört asır önce İslam nasıl bir güneş gibi bütün insanlığı aydınlatmaya başladı ise bu yüce dinden habersiz yaşayarak karanlıkta kalanların aydınlanmasına vesile olsun isteriz, bu bir fırsattır Afganistan İslam emirliği için, umarız “zafer sarhoşluğuna” kapılmazlar da bu fırsatı yakaladıkları için Allah’a şükrederler, hamd ederler..
Aslında iyiliği emir, kötülükten men etmek her Müslüman için bir vecibedir, insan önce kendi nefsine, sonra sorumlu olduklarına karşı bu vecibeyi yerine getirmekle yükümlüdür.
Afganistan İslam Emirliğinin her türlü etkin güç eline geçmiştir, bu yükümlülükten kaçınamaz, kaçınmamalıdır.
Ülkemizde medyanın “manşetlerine” baktığımızda “Afganistan’da kaos” ya da “ölümüne kaçış” türünden ifadelerle karşılaşıyoruz, ABD Başkanı: “Sözümü tuttum, Afganistan’dan askerilerimizi çektik” derken şu önemli tespitte bulunuyor: “Afgan askerlerinin çarpışmadığı bir yerde bizim ne işimiz olabilir”
Bize göre Afganistan’da şu andaki bilinmezlik yerini daha açık ve net bir şekilde aydınlığa bırakacak, kaygıların yerini talepler alacaktır.
Selam ve dua ile.