Korona virüs tedavisi gören Uzman Doktor Mehmet Mete Altundağ, yeni tip korona virüs (Covid-19) pandemisinin yaşlıları daha da etkilediğini belirtip, "Maske, mesafe ve temizliğe dikkat etmek lazım" dedi.
Mart ayında Türkiye’de görülmeye başlayan Covid- 19 adıyla anılan ve binlerce insanın ölümüne neden olan hastalıkla mücadele edenler arasında bulunan doktorlardan Malatya Eğitim Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Mehmet Mete Altundağ, yeni tip korona virüsü atlatmasıyla ilgili hikayesini anlattı.
Kendisinin Covit-19 pandemisini geçtiğimiz Eylül ayına geçirdiğini belirten Altundağ , “Eylül ayında diğer servislerde çalışan bazı hekim arkadaşlarımız da Covid oldu. Bizde poliklinikte ve serviste çalıştık. Orada her türlü hastayı görme şansımız oluyordu. Bazı hastalar sadece testi pozitif semptomları hafif geçtiği için yatıyordu. Durumu daha kötü olan yoğun bakım hastalarını da yoğun bakım doktorlarımız bakıyordu. Tabi süreç içerisinde biz her zaman koruma tedbirlerini alıyorduk. Maskelerimizi ekipmanlarımızı tulumlarımızı giyiyorduk. Evdekilere bulaştırmamak için elimizden gelen maksimim dikkati sağladık. Tabi ki hasta sayısı arttıkça etrafımızdaki bulaş oranı arttıkça bizde geçirdik” ifadelerini kullandı.
“İlk belirtim boğazda başladı”
Covid-19’un ilk belirtisi olarak kendinde hastanede çalıştığı sırada boğaz ağrısı oluştuğunu aktaran Altundağ, “Kendimi halsiz hissetim bundan dolayı test yaptırdım. Çünkü normal şartlarda basit bir gribal enfeksiyon antibiyotikle geçmeyecek bir hastalık olmaya bilirdi. Covit- 19 böyle başlıyor. Semptomlar daha ağır geçirebiliyorsun. Bizler sağlık çalışanı olduğumuz için, günlük mesaimiz hastanede devam ettiği için poliklinik yaptığımız için nöbet tuttuğumuz için etrafımıza bulaştırma ihtimalimiz vardı. Onun için test verdik testimiz pozitif çıktı. Pozitif çıktığı içinde ben kendim evde karantina sürecini geçirdim. Evde uygun ortamda kendimi karantinaya aldım. Filyasyon ekibinin verdiği ilaçları kullandım. Bu ilaçları kullandığımda ek bir şikâyetim olmadı. Kendimi iyi hissediyordum” dedi.
Evde bulunanlardan ayrı yerde kendisini izole ettiğine dikkat çeken Altundağ, “Tabi eşim ve çocuklarıma bulaştırma ihtimalim olduğu için onları karantina süresince görmedim. Eşim yemeğimi kapıya bırakıyordu. Ben o şekilde 10 gün boyunca kendimi izole ettim. Sonrasında ek bir şikâyetim olmadı. Koronayı atlatınca görevim devam ettiği için hastaneye görevimin başına döndüm. Çalıştığım sürece hafif bir halsizlik zaman zaman oldu. Tabi ki kilo kaybı olunca sanırım bu halsizlik oldu. İlk bir hafta sıkıntılı geçti. Ama genel olarak iyiydim. Bundan sonra halsizlik dışında ekstra bir sıkıntı yaşamadım. Görevimizin başındayız çalışmaya devam ediyoruz. Tabi çalıştığımız süre içerisinde diğer branşlarla birlikte Covit - 19 olan servislerde de çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Yoğun bakımda özellikle yaşlıların ve hatta gençlerin çok kötü şekilde geçirdiklerine şahit olduğunu vurgulayan Altundağ, “Hastalık çok kötü şekilde geçirenler var. Onun içinde çok dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle testi pozitif olanların veya etrafından yaşlı olanların çok dikkatli olmaları gerekiyor. Maske mesafe ve temizliğe dikkat etmek lazım. Bu üç kurala dikkat edilirse bu hastalıktan uzak olurlar” dedi. İHA
Mart ayında Türkiye’de görülmeye başlayan Covid- 19 adıyla anılan ve binlerce insanın ölümüne neden olan hastalıkla mücadele edenler arasında bulunan doktorlardan Malatya Eğitim Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Mehmet Mete Altundağ, yeni tip korona virüsü atlatmasıyla ilgili hikayesini anlattı.
Kendisinin Covit-19 pandemisini geçtiğimiz Eylül ayına geçirdiğini belirten Altundağ , “Eylül ayında diğer servislerde çalışan bazı hekim arkadaşlarımız da Covid oldu. Bizde poliklinikte ve serviste çalıştık. Orada her türlü hastayı görme şansımız oluyordu. Bazı hastalar sadece testi pozitif semptomları hafif geçtiği için yatıyordu. Durumu daha kötü olan yoğun bakım hastalarını da yoğun bakım doktorlarımız bakıyordu. Tabi süreç içerisinde biz her zaman koruma tedbirlerini alıyorduk. Maskelerimizi ekipmanlarımızı tulumlarımızı giyiyorduk. Evdekilere bulaştırmamak için elimizden gelen maksimim dikkati sağladık. Tabi ki hasta sayısı arttıkça etrafımızdaki bulaş oranı arttıkça bizde geçirdik” ifadelerini kullandı.
“İlk belirtim boğazda başladı”
Covid-19’un ilk belirtisi olarak kendinde hastanede çalıştığı sırada boğaz ağrısı oluştuğunu aktaran Altundağ, “Kendimi halsiz hissetim bundan dolayı test yaptırdım. Çünkü normal şartlarda basit bir gribal enfeksiyon antibiyotikle geçmeyecek bir hastalık olmaya bilirdi. Covit- 19 böyle başlıyor. Semptomlar daha ağır geçirebiliyorsun. Bizler sağlık çalışanı olduğumuz için, günlük mesaimiz hastanede devam ettiği için poliklinik yaptığımız için nöbet tuttuğumuz için etrafımıza bulaştırma ihtimalimiz vardı. Onun için test verdik testimiz pozitif çıktı. Pozitif çıktığı içinde ben kendim evde karantina sürecini geçirdim. Evde uygun ortamda kendimi karantinaya aldım. Filyasyon ekibinin verdiği ilaçları kullandım. Bu ilaçları kullandığımda ek bir şikâyetim olmadı. Kendimi iyi hissediyordum” dedi.
Evde bulunanlardan ayrı yerde kendisini izole ettiğine dikkat çeken Altundağ, “Tabi eşim ve çocuklarıma bulaştırma ihtimalim olduğu için onları karantina süresince görmedim. Eşim yemeğimi kapıya bırakıyordu. Ben o şekilde 10 gün boyunca kendimi izole ettim. Sonrasında ek bir şikâyetim olmadı. Koronayı atlatınca görevim devam ettiği için hastaneye görevimin başına döndüm. Çalıştığım sürece hafif bir halsizlik zaman zaman oldu. Tabi ki kilo kaybı olunca sanırım bu halsizlik oldu. İlk bir hafta sıkıntılı geçti. Ama genel olarak iyiydim. Bundan sonra halsizlik dışında ekstra bir sıkıntı yaşamadım. Görevimizin başındayız çalışmaya devam ediyoruz. Tabi çalıştığımız süre içerisinde diğer branşlarla birlikte Covit - 19 olan servislerde de çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Yoğun bakımda özellikle yaşlıların ve hatta gençlerin çok kötü şekilde geçirdiklerine şahit olduğunu vurgulayan Altundağ, “Hastalık çok kötü şekilde geçirenler var. Onun içinde çok dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle testi pozitif olanların veya etrafından yaşlı olanların çok dikkatli olmaları gerekiyor. Maske mesafe ve temizliğe dikkat etmek lazım. Bu üç kurala dikkat edilirse bu hastalıktan uzak olurlar” dedi. İHA