USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00
  1. Anasayfa
  2. Haberler
  3. ÖZEL HABER
  4. ŞEHİR ARAŞTIRMALARI MERKEZİ VE ÜZÜM HABBESİ

ŞEHİR ARAŞTIRMALARI MERKEZİ VE ÜZÜM HABBESİ

Şehir Araştırmaları Merkezi’nin ana malzemesi kitaptır, yan malzemeleri dergi, gazete, fotoğraf, belge ve diğer dokumandan oluşur

Şehir Araştırmaları Merkezi’nin ana malzemesi kitaptır, yan malzemeleri dergi, gazete, fotoğraf, belge ve diğer dokumandan oluşur.

Geçen zaman içinde yaşlandığını kabul eden biri olarak, mevcut kitaplıklardan ayıkladığımız, adeta “Miadı geçmiş yayın var mı yok mu?” dedik. Aklımıza nereden geldiyse kitap ve üzüm arasında ilişki söz konusu oldu.

Üzüm işleten bir kurumun, sadece üzümü paketleyip piyasaya sunması mümkün değildir. Belki ilk etapta sadece üzümün paketlenip satılması düşünülebilir.

Satılacak üzümün kaç çeşit olması gerektiği hususunda bir karar vermek gerekir. Bu üzüm içinde “Sultanî” denilen Manisa Üzümü de olmalı Besnî Karası da. “Üzüm” denilince şehrimizde bir dönem yetiştirilen yirmi sekiz çeşit üzüme dikkat çekmiştik, bir araştırmamızda. Bu hususta fazla malumat aktarımında bulunmayacağız.

Üzüm çeşidini artıran paketleme servisinde piyasaya talep-arz ölçüsünde alımlar gerçekleştirmek için bağlantılar kurmak esastır. En az on çeşit üzümün alımının olması gereken tesiste, depolama, kurutma gerekir.

Üzüm çeşitliliği sağlandıktan sonra paketleme ve pazarlama oldukça önemlidir. Piyasada tutunmanın gereken şartları sağlanmalıdır. Üzümü mevsiminde almak için bağlantıların esaslı yapılması şarttır. Bunun için imkân varsa bağcılık alanında çalışmaların yapılabileceği arazi alınmasında fayda vardır. Ekim, üzüm çeşitlerine göre farklı olarak yapılmalıdır.

Üzüm çeşitliliği sağlandıktan sonra üzümün paketlemesi dışında yan ürünlere dönülmelidir.

Üzümün kekle buluşması, üzümlü kek yapımı, tesisin piyasa araştırması ile mümkündür.

Üzüm şırası üretimiyle şıra satışı olmalıdır. “Şıra üretilirken nerede kullanılmalıdır? “ sorusuna cevap aranmalıdır.

Pekmez, Bastık, Kesme öncelikli üretilecek ürünlerdir.Bu ürünler yanında alınması gereken susam, ceviz, badem olmak üzere kaliteli un için alan çalışması gerekmektedir.

Üzüm şırası yapılacaksa neden üzüm kompostosu olmasın, bu arada? Şerbetini de düşünmek lazım, Ramazan Ayı’nda, bayram günlerinde. Belki soğuk kış günleri ya da sıcak yaz mevsiminde, içilmek üzere.

Çayın bile soğuk içecek olarak lanse edildiği ortamda, içilen içecekte oranı % 1’i bulmazken, soğuk üzüm içeceğinde üzüm suyu oranı en az % 50 olur.

“Üzüm” üzerine düşünülebilecek neler olabilir?

Sirke, hayatımızda oldukça önemlidir. Üzüm sıkıldıktan sonra kalan posadan sirke üretimi yapılması şarttır. Böylelikle üzüm habbesinden her yönüyle verim almak mümkündür.

Sirke aşamasından sonra üzüm çekirdeği değerlendirilmelidir. Üzüm çekirdeğinde bulunan kimi özellikler yabana atılmamalıdır.

Saç yıkama şampuanından el sabununa kadar temizlik malzemelerinde aranan üzüm çekirdeği, aynı zaman içinde ilaç yapımında önemli bir malzemedir.

Büyükler her sabah cebimize bıraktıkları on beş-yirmi iri kuru üzümü aç karnına yememizi, çekirdeklerini çiğneyerek yutmamızı tavsiye ederdi. Ondandır, söylüyorum unutulan bazı özelliklerini, üzümün.

Üzüm İşletmesinde işler istenilen ölçüde gelişirse, üzüm yanında diğer kuru yemişlerden alınarak, her yerde atıştırmalık küçük paketler şeklinde ürünler oluşturulabilir.

Her şeyin reçeli olur da üzümün olamaz mı? Zaten üzümde şekere de fazla ihtiyaç olmaz. Yapılacak reçel, piyasaya arz edilirken farklı ebatlarda sunulur.

Mutfakta üzümün çeşitleri arasına kuş üzümü de dâhil edilmelidir. Gaye üzümün her çeşidini bulundurmak değil midir, şu serbest piyasada?

Süte üzüm suyu katılarak, iştah açıcı Üzümlü Süt elde edilebilir. Üzümün tatlandırıcı olma vasfı da önemlidir.

Madem üzümün ana maddesi şekerdir, çoğunlukla. Beyaz şekerin kullanıldığı birçok alanda üzüm, doğallığı sebebiyle tercih edilebilir. Hatta çay içiminde yokluk yıllarının bizde derin izler bırakan hatıralar arasında çayın kuru üzümle içilme hadisesi söz konusu. Çünkü şeker kıtlığı had safhada.

Üzümden başka neler yapılabilir?

Acı, yutulamayacak derecede olan zencefil gibi baharatın çokça yer aldığı sağlıkla ilgili macunlarda üzüm kullanılmalıdır.

Üzümün kullanım alanları çoğaltılabilir.

Isparta’da bulunurken gülün ticarî hayatta kullanım alanlarına tanıklık etmiştik. Gülün kullanım alanı o denli geniş tutulmuş ki pastadan kompostoya şampuandan sabuna, sağlıktan hediyelik eşyaya bir zincir oluşturulmuştu, halen de böyledir, gül.

Biz, kilosu değil, gramı bile oldukça pahalı yağdan bahsetmiyoruz, suyunu anlatmadık, kolonya ve parfüm hususuna değinmedik.

Üzümden başka ne üretilebilir? Şıra, Unlu Ürünler, Sirke, Komposto, Soğuk İçecek, Atıştırmalık Kuruyemiş, Şampuan Sabun Temizlik Maddeleri, İlaç Aperatı, Üzüm Dolgulu Drajeler, Çikolatalı Üzüm Topları, Kışın Enerji Kaynaklı Kalıplaşmış farklı gramajlarda preslenmiş çekirdeği çıkarılmış veya çekirdekli üzüm paketleri, ekmeğe üzüm taneleri karıştırılarak bir çeşit tüketim ürünleri, …

Hatırlarsanız bir dönem satılamayan mercimek ve patates elde kalınca bu iki nimetten yapılan yemeklerle tatlılarla dolu dolu zaman geçirmiştik, televizyon kanalları başında. Mercimekle, patatesle iç içe bir hayatımız olmuştu, aylarca. Fındık satılmayınca reklâmlarda sıkça yer almıştı.

Üzümün istenirse diş macununa katılması mümkündür. Çekirdeği öğütülerek, diş minesi temizliğinde ve diş eti sağlığını korumada, tatlılığı da florürle birleştirilerek fırçalamada.

İstenirse üzümün zaman içinde ticarî gamı yükseltilebilir. Bayram şekerlerinde zorunlu olarak glukoz yerine kullanımı sağlanır.

Denebilir ki ya bunun alkollü içkilerdeki yerine ne denilebilir? Biz, alkollü içecek almadığımız için bu konuya değinmiyoruz. Bilmekteyiz ki tarih boyunca her çeşit ürün yararlı ve zararlı olmak üzere farklı amaçlarda kullanılmıştır. Elbette alkolün günümüz yaşantısında yeri ve önemi vardır, içecek olarak değil.

“Şehir Araştırmaları Merkezi” ve “Üzüm Habbesi” arasındaki ilişkiye değinelim, bu arada. Üzümden bunca ürün elde edilirken, kitap çeşitliliğine ne demeli? Bir şehir için yola çıktığımızda seksen bir ile ulaştık, yüz dünya ülkesine doğru yol alıyoruz.

Üzümden bunca ürün yaparken, ticarî olarak değerlendirirken şehirlerimizde kendince birçok hususiyet mevcuttur. Bu hususiyetleri neden değerlendiremiyoruz.

Şehir Araştırmaları Merkezi’nin önemli bir yönü de ekonomi cephesinden şehirlerin ele alınmasıdır. Şehirlerin ekonomik açıdan ele alınarak değerlendirilmesinin insan refahına getireceği çıtadaki gözle görülebilen aşama, masa başı (?) AR-GE çalışmalarından daha önemlidir.

Siz, Malatya’yı kaysısız düşünebilir misiniz? Kaysının hayatımızdaki yerini ele alsak üzümden fazlaca yer tutar, sanırız. Afyon’da vişnenin olmadığını düşünün. Amasya’da elmanın mevcudiyetinin tükendiğini hayal edin.

Şehirleri ele alırken ekonominin önemine değiniyoruz, kaynak eserlerde o şehrin hususiyetini bir araya getiriyoruz.

Şehir Araştırmaları Merkezi, bir yönüyle danışma merkezi görevini görmektedir, illerde yaygınlaştığında. Kişi çalışmak istediği alanın alt yapısını, tekniklerini, geçmişten güne gelen durumu Şehir Araştırmaları Merkezi’nden öğrenebilmeli.

Türkiye’de mermer sektöründen tutun diğer maden alanlarına kadar bilgileri geçmişle günümüz karşılaştırmasıyla Şehir Araştırmaları Merkezi’nde bulmak zor olmaz. İsterseniz Elazığ Vişne Çürüğü Mermeri bulursunuz, fotoğraflarla yazılarla isterseniz Çermik’te çıkan mermer çeşitlerini ya da mermerle ün yapmış Afyonkarahisar’daki farklı mermer çeşitlerini.

Şehir Araştırmaları Merkezi’nin Ekonomi-Yatırım Kitaplığı bünyesinde yaklaşık bin kaynak eser vardır, konuyla ilgilenecek olanlar için. Bunun içinde sempozyum bildiri kitapları yer alır, konuyla ilgili dergiler eksik değil.

Biz, anlaşılan Şehir Araştırmaları Merkezi’ni açılır görmek için çok ter dökeceğiz. Çünkü vatandaş, dahası bu merkezi şiir, hikâye, roman, deneme, makale kitaplarıyla birkaç ansiklopedi takımından ibaret sanıyor.

Bizce de haklı. Çünkü kişinin ufuk açısına göre bakışlar değişir.

Siz, üzümü salkımdan ibaret, atıştırmalık düşünürsünüz, biz üzümü binlerce çalışanın faydalanacağı fabrikalar zinciri olarak görürüz.

Gelin Şehir Araştırmaları Merkezi’ni geniş bir katılımla tartışmaya açalım ve ülkemize, bölgemize, şehrimize, ilçemize, beldemize, köyümüze, mezramıza ne kazandıracağı üzerinde duralım.

Her zaman bunu arzuluyoruz, bekliyoruz.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Üzgünüz ilginizi çekebilecek içerik bulunamadı...