USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

‘MEMLEKETİMİ HERYERDE ANLATACAĞIM’

‘MEMLEKETİMİ HERYERDE ANLATACAĞIM’

AHMET BEŞENK ‘Sene 1989’da ailem İstanbul’a geldi ve burada kaldık bu güne kadar

AHMET BEŞENK

‘Sene 1989’da ailem İstanbul’a geldi ve burada kaldık bu güne kadar. O gün, bugün Diyarbakır gözümde tütüyor’ diyor 53 yaşındaki şair Remzi Bulak. Tam 40 yıl boyunca kara algı ile virane gösterilmek istenen Diyarbakır’ın gerçeğini haykırmak için mücadele eden ve Diyarbakır ile ilgili oluşturulan kötü algıyı ortadan kaldırmak adına bireysel mücadelesinden vazgeçmeyen Remzi Bulak, ‘Gücüm yettiğince mücadele edeceğim, kadim şehrimiz Diyarbakır’ın gerçeklerini haykırmaya’ diyor.

Adı çok uzun yıllar boyunca olumsuzluklarla anılan ve bunun için özel gayretler sarf eden algı operatörlerinin yıllara yaydıkları karalama kampanyaları ve güvensizlik telkinleri son dönemlerde yerini güvene ve istikrara bırakmaya başladı.

Yapılan çalışmalar ile göz dolduran yerel yönetimler ile şehirdeki gözle görülün yapısal değişiklik ile hareketlilik dikkatlerden kaçmıyor.

Adeta bir turizm elçisi gibi faaliyet gösteren ve birçok kesimi kendine hayran bırakan, mücadeleci kişiliği ile de göz dolduran, Diyarbakır Sevdalısı şair ve yazar Remzi Bulak, 54 yaşına girmesine rağmen 18 yaşındaki bir genç gibi Diyarbakır’ın tanıtımı için olağanüstü gayretler sarf ediyor.

‘ALGI OPERATÖRLERİ ŞEHRİMİZİ HEP KÖTÜ ANDIRDI’

Algı operatörlerinin uzun yıllar boyunca özelde Diyarbakır ve bölge genelinde gerçekleştirdikleri kara propagandalar neticesinde akıl almaz zararlar verdiğine dikkat çeken Remzi Bulak, gurbette geçirdiği tüm zamanlar boyunca Diyarbakır ile ilgili oluşturulan kirli algıyı temizlemek için uğraştığını söylüyor. Çevresindekiler tarafından da çok sevilen Bulak, çoğu zaman kendi kazandığı kıt paralar ile yine doğduğu kentin tanıtımını yapmak için harcamalar yapıyor.

‘HEM TARİHİNE HEM DE İNSANINA ZARAR VERDİLER’

Hem bölge insanına hem de tüm çevrelere telafisi ağır zararlar veren geçmişin kirli izlerini bir Diyarbakırlı olarak düzeltmek için büyük gayret sarf eden Remzi Bulak, sadece kendisi değil aynı zamanda eşiyle birlikte bu kötü ağlıyı kırma çalışmasını yürütüyor.

‘DİYARBAKIR GERÇEĞİ İLE LANSE EDİLENİ FARKLIYDI’

Diyarbakır’ın aslında yıllarca söylendiği gibi olmadığını, bölge insanının lanse edilenin çok ötesinde bir erdeme sahip olduğunun anlatması gerektiğine işaret eden Remzi Bulak şunları söylüyor: “Kadim kentimiz, Peygamberler ve Sahabeler diyarı Diyarbakır, uzun yıllar boyunca gerek ekranlar aracılığı ile, gerekse medyanın tüm materyalleri ile ve gerekse de kulaktan, kulağa fısıldamalarla hep yakan, yıkan, yok eden, yangın yeri, ölüm limanı gibi gösterilmişti. Bir taraftan Ak Parti iktidarı ile birlikte kötü imajını yavaş, yavaş düzeltmeye başlarken diğer taraftan düşman yine boş durmamış yine Diyarbakır’ı kötülemek için bütün gayretini sarf etmiştir. Ailem ben daha gençken İstanbul’a taşındı sene 1989’da. İşlerimiz ve alt yapımız İstanbul’da olduğu için burada kalmak zorunda kaldım. Bende herkes gibi Tv ekranlarından ve gazeteler aracılığı ile doğup, serpildiğim kentim ile haberler alıyordum. Akrabalarımı aradığımda ortalık güllük, gülistanlık iken ekranlar yangın yeri gibi gösteriyordu. Bu algı süreç içerside hep böyle işledi ve Diyarbakır ve Diyarbakırlılar günah şehri ile günahkarlar gibi gösteriliyordu. Zaman içinde iktidarlar değişti, Ak Parti ile birlikte değişim başladı. Tabi bu süreç içersinde algı operatörleri yine boş durmayarak yine çalışmalarına ara vermediler. Biz bu kadim kentin çocukları her ne kadar gurbette olsak ta memleketimiz üzerine oynanan bu oyunları kırmamız gerekiyordu, boş durmak olmazdı. Fuarlarda, kahvelerde, duraklarda Diyarbakır’ımızı anlatarak insanlara gerçekliğimizi aksettirmek istedim ve bunu yapmaya devam da ediyorum. Sadece ben değil eşimde aynı ölçüde Diyarbakır için büyük gayretler sarf ediyor. İşin aslı Diyarbakır’ımız memleketimizin gelişmesini istemeyen veya gelişiqp, serpildiğinin görülmesini istemeyen karanlık eller tarafından sürekli sabote ediliyor ama nafile, herkes görüyor ve duyuyor artık gerçekleri. Ben ve eşim büyük gayretler sarf ediyoruz şehrimizin tanıtımı için. Bunun için çoğu zaman cebimizden harcamalar yapıyoruz ki hoş helal olsun. Çıktığımız Tv programlarında yöremizin güzelliklerini, damak tatlarını ve ananelerini anlatıyoruz izleyenlerimize. Bayağı bir ilgi görüyoruz ve her sohbetin sonunda Diyarbakır’a duyulan hayranlıkların da katlanarak artığını görmek bizleri mutlu ediyor. Süper tv’de başlayan mütevazi, kadim şehrimiz Diyarbekir’in tanıtım çalışmalarımız semersini verdi. Sırayla Ekin tv, Damla tv, Kaçkar tv’de yaptığımız programlar ulusal kanalların dikkatini çekti. 360 tv’de yaptığımız üst üste 4 program Diyarbekir kültürünü ve yemeklerini bir anda büyük tv kanalarının üst üste davetlerine dönüştü. İlk etapta Show tv’de muhteşem bir program yapıldı ve Ramazan içinde 3 program sözü alındı. Daha sonra Fox tv ısrarla programlarına çağırdı ve kesinlikle daha öncekilerin üzerinde bir tanıtım istedi. Oradada kadim şehrimiz Diyarbekir’i tanıttık ve tüm yönetim kademesi program sonrası teşekkür etti,  yeni davetleri için gün istediler. Şu anda yine 360, Kanal 7 ve Balıkesir tv’lerinden davetler gönderip, gün vermemizi istediler. 4 Nisan Çarşamba günü Kanal tvt’de canlı yayında yine Diyarbakır’ımızı ele alacağız, tanıtacağız. Diyarbakır’ın tanıtımı ile ilgili çalışmalarımız aralıksız olarak devam edecek, yine şu anda AL&YE ismi adı altında Diyarbakır yemeklerinin yapıldığı, müziğinin icra edileceği yer açma teklifleri bile geldi. Çok yakında İstanbul’da bir Diyarbakır evi olacak ve tüm Diyarbakırlıların evi olacak bu ev.” dedi.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Üzgünüz ilginizi çekebilecek içerik bulunamadı...