Diyarbakır’daki İslami STK’lar: Türkiye'deki ABD üsleri kapatılsın

özDİYARBAKIR – İsrail'in Gazze’ye yaptığı son saldırıların ardından Diyarbakır’da İslami STK teravih namazı sonrası Ceylan Karavil Alışveriş Merkezi’nin önünde basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını siyasetçi yazar ve eski Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bozan okudu.

Açıklamada, Malatya Kürecik Radar Üssünü ve İncirlik Hava üssün hemen kapatması talep edilerek, Türkiye’nin İsrail’e olan tüm ticaretini kesme çağrısı yapıldı.

Bozan’ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Değerli Müslümanlar, Değerli Kardeşlerim; Yine bir İsrail saldırısı ve yine bizler buradayız…

Yine vahşet, yine katliam ve yine yüzlerce şehit… Ve bu mübarek ramazan ayında, Gazze halkına destek verdiği için, ABD ve İngilizler Yemen’e İsrail terör örgütü de Gazze’ye ölüm yağdırdı.

Bazıları gibi "saray ve iktidarımızı kaybederiz" endişesi duymadan, kıt imkanlarıyla Gazze'ye yardım eden aziz ve cesur Yemen'in şerefli halkına selam olsun.

Bütün vahşi saldırılarına rahmet Gazze’yi terk etmeyen, ABD ve İsrail’e karşı cihad bayrağını kaldırarak Dünya Müslümanlarının onur ve şerefini temsil eden izzet sahibi Gazze Halkı ve Hamas'a selam olsun,

ABD ve İsrail'le her türlü işbirliği yapmaktan çekinmeyen, onur ve izzetini kaybetmiş işbirlikçi Müslüman liderlere ise veyl olsun.

Değerli kardeşleri

Elbette İsrail, ABD ve Batı için herhangi bir kutsalın olmadığını, bebek, çocuk, kadın, sivil ayırımı yapmadığını biliyoruz ve bunu Yemen ve

Gazze’ye yapılan son saldırılarla bir kez daha gördük. Aslında bunu son 1,5 yıldır değil, 77 yıldır Filistin’de devam eden işgal, vahşet, katliam ve soykırımla görüyoruz…

Bunu Afganistan, Irak, Libya ve Suriye’de yaptıkları işgal ve katliamlarda görüyoruz.

ABD ve Batılı ülkeler, 1948 yılında İsrail’i Filistin’e yerleştirerek, İslam coğrafyasının kalbine bıçağı saplamış ve fitne tohumunu bırakmıştır.  O gündür bu gündür İslam coğrafyası rahat yüzü görmemiştir.

İsrail, 1948 yılından bu yana, 77 yıldır sistematik bir şekilde Filistin’i işgal ediyor ve Filistin halkına soykırım uyguluyor.

Batının şımarık ve gayrimeşru çocuğu İsrail, bununla da yetinmiyor, istediği zaman komşu ülkeleri işgal ediyor, bombalıyor ve suikastlar yapıyor…

İsrail terör örgütü, bütün bu işgal, katliam, soykırım ve uluslararası hukuk ihlallerini, ABD ve Batılı ülkelere güvenerek ve onlardan aldığı sınırsız destekle yapıyor.

ABD ve Batılı ülkeler, İsrail kurulduğu günden bugüne kadar, İsrail’e şartsız destek vermeye devam ediyor. G7 toplanıyor İsrail’e tam destek açıklıyor. BM İsrail aleyhine karar alamıyor, alsa uygulayamıyor…

Diğer yanda, 57 İslam ülkesi, dağınık, başsız işbirlikçi iktidar ve liderin elinde bütün bu vahşetlere sesiz kalıyor ve bir şekilde, sıranın kendilerine gelmesini bekliyor.

İslam İşbirliği Teşkilatı var olan gücünü kullanmıyor, herhangi bir yaptırım kararı almadan, toplanıp toplanım kınama mesajları yayınlıyor ve bu vahşeti yapanlardan medet bekliyor.

Bu yetmezmiş gibi maalesef Türkiye ve bazı ülkeler, İsrail’le direk veya dolaylı ticaret yapıyor, Ceyhan üzerinden Azerbeycan petrolünü göndererek destek veriyor, Kürecik radar üssü ve İncirlik hava üssü ile istihbarat imkanı sağlıyor.

Değerli kardeşlerim

ABD, Siyonizm ve Avrupa ülkeleri, ellerindeki gücü kullanarak, kurdukları sömürü düzenlerini devam ettirmek için terör, savaş, işgal ve soykırım gibi her türlü insanlık dışı yollara başvurarak, başta İslam Coğrafyası olmak üzere dünyayı kendileri için cennet, diğer insanlar için ise cehenneme çeviriyor.

Büyük Şeytan büyük terörist Trump seçildiği günden bu yana, Filistinlilere Gazze’yi boşaltmayı, Gazze ve Yemeni Cehenneme çevireceğini söylüyor,

İsrail Terör Örgütü lideri Netanyahu son 1,5 yıldır, bütün dünya ve Müslüman ülkelerin liderlerinin gözü önünde, Gazze’de soykırım yapıyor ve Trump’dan aldığı destekle O da Gazze’yi ve bölgeyi Cehenneme çevireceğini söylüyor…

Peki ABD ile İsrail bütün bu cesareti nereden ve kimden alıyor?

Elbette Müslüman ülkelerin dağınıklığından, başsız oluşundan ve işbirlikçi liderlerinden alıyor.

Erbakan Hocamız, bunu bir timsaha benzeterek;

“Timsahın üst çenesi ABD, alt çenesi Avrupa Birliği, kuyruğu İsrail, gövdesi İslam ülkelerindeki işbirlikçi iktidarlar, liderleri, medya, iş adamları ve finans sahipleridir.” demiştir.

Peki İslam ülkeleri İsrail ve diğer emperyalist devletlerin yaptıkları bu vahşet, zulüm ve işgallere karşı boyun eğmeye ve zillet içinde yaşamaya devam mı edecek? Yoksa yaşanabilir adil bir dünya için gerekli adımları mı atmalıdır?

Yemen’e yapılan saldırılar, Gazze'de yaşanan katliam ve soykırım, batının vahşi, barbar ve gerçek yüzünü bir kere daha bizlere göstermiştir.

Müslüman ülkelerin uyanmasından ve birlik olmasından başka çare kalmamıştır.

Müslüman ülkeler, Erbakan Hocamızın kurduğu D-8’in temelinde;

* Müslüman ülkeler Birleşmiş Milletlerini,

* Müslüman Ülkelerin NATO’sunu

* Müslüman Ülkeler Ekonomik iş birliğin ve diğer kurumlarını kurarak, siyasi, askeri ve ekonomik işbirliği yapmak zorundadır.

Hepimiz görüyoruz ki, Müslüman liderler, siyasi, askeri ve ekonomik yaptırımlar yapmadığı sürece, ABD ve İsrail’in saldırıları ve katliamları durmayacaktır. Çünkü İsrail, Abd ve Batılı ülkeler ancak güçten anlar

Bazı liderlerin, İsrail’e dönük ağır sözleri ve Dünya halklarıyla Müslüman ülkelerin halklarının yaptığı tüm yürüyüş, basın açıklamaları ve protestoların İsrail’i durdurmadığını  görüyoruz.

Elbette tüm İslam ülkelerinin yapması gerekenler vardır ama biz Türkiye’de yaşayan Müslümanlar olarak kendi iktidarımızdan şu adımları bir an önce atmasını bekliyoruz.

* Malatya Kürecik Radar Üssünü ve İncirlik Hava üssün hemen kapatmalıdır,

* İktidar, her ne kadar İsrail’le ticaretini kestiğini söylese de, dolaylı olarak devam ettiğini görüyoruz. Dolaysıyla ülkemizin İsrail’e olan tüm ticareti hemen kesmelidir

* Türkiye, İsraille olan diplomatik ilişkilerini kesmelidir. Hatta CB "terör devleti" dediği İsrail'i devlet olarak tanımayı geri çekmelidir

* Gazzeyi bombalayan uçaklar petrolle çalıştığına göre, Ceyhan üzerinden İsraile giden Azerbeycan petrol vanalarını hemen kapatmalıdır. Bilindiği gibi Ceyhan üzerinden günlük 700 varil petrol İsrail’e akmaktadır

* Türkiye’nin “tek millet iki devlet dediği AZERBEYCAN’A” baskı yaparak İsrail’e olan petrol başta olmak üzere tüm ticaretini askıya alması için baskı yapmalıdır.

* Türkiye D-8 ve İslam İşbirliği Teşkilatı 57 ülkeyi toplayıp yaptırıma dönük kararlar aldırmak için gerekli girişim ve baskıları yapmalıdır,

Değerli Kardeşlerim

İktidar demek, yetki sahibi ve icra makamı demektir.

İktidarlar, laflarıyla değil icraatlarıyla konuşur,

İktidar meydanlarda lafla değil, icraatlarıyla meydan okumalıdır.

Dileğimiz Allah cc’dan, dün Kızıldeniz Firavun ve ordusuna ölüm kusup mezar olurken bugün de ABD ve yandaşlarına mezar olsun, Kızıldeniz dün nasıl ki Hazreti Musa ve yandaşlarına hayat olurken, Hamas’a ve Yemen’e de hayat olsun.”