1933 Yılında Diyarbakır’ın Ergani İlçesinde dünyaya gelen Sezai Karakoç.
Sezai Karakoç’un memleketi Anadolu gezilerinde gelenektir, Şehrin ya da ilçenin dağlarında, tepelerinde medfun ulu zatlar ziyaret edilir önce, sembolik anlamda icazet alınır onlardan, sonra tarihi merkeze en işlek caddeye, en meşhur restorana, çarşıya pazara ya da müzeye gidilir. O halde sizde az önce Makam Dağı’ndan indiğinize göre hem Ergani’nin en eski yapısını görebilir hem de Sezai Karakoç’un şiirli dünyasına adım atabilirsiniz. 1933 yılında Ergani’de doğan ve ilkokulu yine burada okuyan Sezai Karakoç’un şiirlerinde adı tam konulmamış olsa da kıyıdan köşeden görünür. Sezilir Ergani… ‘’Bahçe Görmüş Çocukların Şiiri’’ söz gelimi. ‘’İlkin sakin kiraz bahçeleridir andığım eski günlerden’’ diye başlar. ‘’O yıllar savaş yıllarıydı geceleri karartma/Gündüzleri fırın önlerinde birikirdi halk/Biz çocuklar ile büyükler arasındaki fark/Bir yanda şehir bir yanda kiraz bahçeleri’’… O yıllarda çocuk muhayyilesinde nasıl bir Ergani çiziliydi şairin kim bilir, ama ilçenin o en eski yapısını küçüklüğünden bu yana sevdiğini hiç değilse tahmin edebiliriz. 1891’de hükümet konağı olarak inşa edilen kargir binanın, uzun yıllar kendi haline terk edildikten sonra restore edilerek Sezai Karakoç Müzesi ve Kültür Evi’ne dönüştürülmesi, yalnız ilçe halkı için değil, şairin sevenleri için de önemli bir kazanım kuşkusuz. Bir gün ziyaret ederseniz neler görürsünüz müzede, bir bakalım; İlk katta şairin bütün kitapları ve onun hakkında yazılan kitaplar, mektuplar, fotoğraflar, bazı resmi belgeler, mezun olduğu ilkokula ait diplomanın aslı, duvarlarda çerçevelenmiş şiirler ve Diriliş Dergisi’nin nüshaları… İkinci kata çıktığınızda ister yöresel bir sedirde, ister bir masa etrafında yorgunluk çayı içebileceğiniz sevimli bir köşe bulacaksınız. Burada şayet talihiniz yaver giderse, şairin ‘’Köşe’’ şiirini mırıldanır masadakilerden biri; ‘’Sen geldin ve benim deli köşemde durdun/Bulutlar geldi ve üstünde durdu/Merhametin ta kendisiydi gözlerin…’’ şiirini dinleyebilirsiniz.
Sezai Karakoç gerçekten unutulmaz bir insan. Bu yüzden unutmamak için her yıl Sezai Karakoç gecesi kutlanır ve rahmetle anılır.
Sezai Karakoç’un memleketi Anadolu gezilerinde gelenektir, Şehrin ya da ilçenin dağlarında, tepelerinde medfun ulu zatlar ziyaret edilir önce, sembolik anlamda icazet alınır onlardan, sonra tarihi merkeze en işlek caddeye, en meşhur restorana, çarşıya pazara ya da müzeye gidilir. O halde sizde az önce Makam Dağı’ndan indiğinize göre hem Ergani’nin en eski yapısını görebilir hem de Sezai Karakoç’un şiirli dünyasına adım atabilirsiniz. 1933 yılında Ergani’de doğan ve ilkokulu yine burada okuyan Sezai Karakoç’un şiirlerinde adı tam konulmamış olsa da kıyıdan köşeden görünür. Sezilir Ergani… ‘’Bahçe Görmüş Çocukların Şiiri’’ söz gelimi. ‘’İlkin sakin kiraz bahçeleridir andığım eski günlerden’’ diye başlar. ‘’O yıllar savaş yıllarıydı geceleri karartma/Gündüzleri fırın önlerinde birikirdi halk/Biz çocuklar ile büyükler arasındaki fark/Bir yanda şehir bir yanda kiraz bahçeleri’’… O yıllarda çocuk muhayyilesinde nasıl bir Ergani çiziliydi şairin kim bilir, ama ilçenin o en eski yapısını küçüklüğünden bu yana sevdiğini hiç değilse tahmin edebiliriz. 1891’de hükümet konağı olarak inşa edilen kargir binanın, uzun yıllar kendi haline terk edildikten sonra restore edilerek Sezai Karakoç Müzesi ve Kültür Evi’ne dönüştürülmesi, yalnız ilçe halkı için değil, şairin sevenleri için de önemli bir kazanım kuşkusuz. Bir gün ziyaret ederseniz neler görürsünüz müzede, bir bakalım; İlk katta şairin bütün kitapları ve onun hakkında yazılan kitaplar, mektuplar, fotoğraflar, bazı resmi belgeler, mezun olduğu ilkokula ait diplomanın aslı, duvarlarda çerçevelenmiş şiirler ve Diriliş Dergisi’nin nüshaları… İkinci kata çıktığınızda ister yöresel bir sedirde, ister bir masa etrafında yorgunluk çayı içebileceğiniz sevimli bir köşe bulacaksınız. Burada şayet talihiniz yaver giderse, şairin ‘’Köşe’’ şiirini mırıldanır masadakilerden biri; ‘’Sen geldin ve benim deli köşemde durdun/Bulutlar geldi ve üstünde durdu/Merhametin ta kendisiydi gözlerin…’’ şiirini dinleyebilirsiniz.
Sezai Karakoç gerçekten unutulmaz bir insan. Bu yüzden unutmamak için her yıl Sezai Karakoç gecesi kutlanır ve rahmetle anılır.