Bu noktada önemli olan bu değişime uyum sağlamak ve doğru cilt bakımları ve ürünlerle bu süreci atlatmaktır. Kış aylarında cildimizin epidermis tabakası soğuğa uyum sağlamak ve cildi korumak için kalınlaşır...
Bahar aylarının gelmesiyle birlikte bölgemizde sıcaklıkların 45-50 dereceye kadar artmasıyla birlikte derimiz ve gözeneklerimiz genişler dolayısıyla cildimiz de daha savunmasız bir hale gelir... Vücut, fazla ısıyı atmak için dolaşım sistemine soktuğu kan miktarını arttırır...
Böylelikle cildimiz daha canlı ve daha pembesi görünür... Ancak bu durum bazı olumsuzluk ve riskleri de beraberinde getirir... Cildin değişen hava şartlarından olumsuz etkilenmemesi için bazı önlemlerin alınması gereklidir...
Mevsim geçişlerinde ciltteki nem değiştiği için gözle görülür değişimler meydana gelebilir. Yaz aylarına doğru kılcal damarların görünümü artarken ciltteki sebum dengesi de değişir. Siyah nokta, akne, sivilcelenme, dökülmeler ve güneş lekelerinin oluşumu artar... Büyük mevsim geçişlerinde cildin nem ihtiyacı değişir...
Soğuktan sıcağa geçtiğimiz ilkbaharda cildin nem oranı artacağı için yağlı bir cildiniz varsa akne problemine karşı önlem alabilirsiniz.
Tüm bu olumsuzluklarından dolayı kıştan yaza geçtiğimiz bu güzel günlerde cilt bakımı daha önemli hale gelmektedir...
Cilt bakımında sadece tek bir ürünün kullanılması cildinizin ihtiyaçlarını karşılamayacaktır...Cilt sağlığı için temiz, yeterince nemlendirilmiş, peeling uygulaması yapılmış ve güneşin zararlı UV ışınlarından korunmuş bir cilte sahip olmak gerekir. Bu noktada en temel bakım cildinize en uygun güneş kremi kullanmak, güneşin UV ışınlarından olabildiğince korunmak ve cildinize en uygun cilt bakımlarıyla cildinizi korumaktır...
Bu noktada atölyemizde doğru analiz ve ürünlerle mevsimine ve cildinize en uygun protokoller belirlenerek cildinizin temel bakımlarını yapmaktayız...