Mardin'in Nusaybin ilçesinde kış yaylasında olan göçerler, zorlu şartlarda hayvancılıkla uğraşıyor. Bazı göçerler aylık 8 bin liraya çoban bulamazken bazı göçerler de parayı çok buldukları için çoban tutmak istemiyor. Çoban tutmak istemeyen göçer grubu, çobanı kendi içinden çıkarıyor. Çocukluğundan beri hayvanların içinde olan 26 yaşındaki Ayten Temel de onlardan biri. İş çokluğundan dolayı küçük yaşlarda hayvancılıkla uğraşıp çekirdekten yetişen Temel, çocukluğundan beri hayvanlarla iç içe. Ayten Temel, kuzuların süt emmelerinden, otlanmasına ve aşılanmasına kadar her şeyleri ile tek tek ilgileniyor. Kendi deyimi ile hayvanlarla 'anne şefkati' ile yaklaşan Temel, sabahın erken saatlerinde uyanıp hayvanların yanına koşuyor.
"Ben hayvanlarla büyüdüm"
Çocukluğundan beri kuzu çobanlığı yaptığını, okul okumadığını kaydeden Temel, "Biz, göçeriz, hatırladığım kadarıyla şimdiye kadar hep hayvanlarla ilgilendim. Sabahın şafağında kalkar kuzuların süt içmeleri için annelerinin yanına bırakırız. Kuzuları daha sonra toplarız ve meraya bırakırız, biz akşama kadar dağdayız. Kuzuların, koyunların içindeyiz, koyunları kırkarız, bunları ben yapıyorum. Süt içmeleri için bırakıyorum, otlamaları için ben çöle götürürüm. Hayvanlarla büyüdüm, ben tek hayvanları otlatmaya götürüyorum. Hem kuzuları, hem koyunları, ben kuzuların çobanıyım. Kuzuları sabah 08.00'de süt içmeleri için bırakırım, sonra otlatmaya, öğlen eve gelirim. Daha sonra tekrar giderim akşama kadar, göçerliğin hali böyledir" dedi.
"Çobanın aylığı 8 bin lira, bu nedenle hayvanlara Ayten bakıyor"
Halil Temel, Ayten'in kızı olduğunu ve Ayten'in her işi yaptığını söyledi. Baba Temel, "Koyunlara bakıyor, kuzulara bakıyor, çobanlık yapıyor. Yem veriyor, her şeyi Ayten yapıyor. Koyunları otlatmak için dağa da gidiyor, çobanın aylığı 8 bin lira, bu nedenle çoban tutamıyoruz, Ayten bakıyor hayvanlara. Koyunları tuzluyor, yemlerini veriyor, koyunlarla konuşuyor, araları iyidir. Hayvanların iğnesini de vuruyor, ilaçları da Ayten veriyor. Ayten, anne şefkati gibi hayvanlara bakıyor" şeklinde konuştu. İHA
"Ben hayvanlarla büyüdüm"
Çocukluğundan beri kuzu çobanlığı yaptığını, okul okumadığını kaydeden Temel, "Biz, göçeriz, hatırladığım kadarıyla şimdiye kadar hep hayvanlarla ilgilendim. Sabahın şafağında kalkar kuzuların süt içmeleri için annelerinin yanına bırakırız. Kuzuları daha sonra toplarız ve meraya bırakırız, biz akşama kadar dağdayız. Kuzuların, koyunların içindeyiz, koyunları kırkarız, bunları ben yapıyorum. Süt içmeleri için bırakıyorum, otlamaları için ben çöle götürürüm. Hayvanlarla büyüdüm, ben tek hayvanları otlatmaya götürüyorum. Hem kuzuları, hem koyunları, ben kuzuların çobanıyım. Kuzuları sabah 08.00'de süt içmeleri için bırakırım, sonra otlatmaya, öğlen eve gelirim. Daha sonra tekrar giderim akşama kadar, göçerliğin hali böyledir" dedi.
"Çobanın aylığı 8 bin lira, bu nedenle hayvanlara Ayten bakıyor"
Halil Temel, Ayten'in kızı olduğunu ve Ayten'in her işi yaptığını söyledi. Baba Temel, "Koyunlara bakıyor, kuzulara bakıyor, çobanlık yapıyor. Yem veriyor, her şeyi Ayten yapıyor. Koyunları otlatmak için dağa da gidiyor, çobanın aylığı 8 bin lira, bu nedenle çoban tutamıyoruz, Ayten bakıyor hayvanlara. Koyunları tuzluyor, yemlerini veriyor, koyunlarla konuşuyor, araları iyidir. Hayvanların iğnesini de vuruyor, ilaçları da Ayten veriyor. Ayten, anne şefkati gibi hayvanlara bakıyor" şeklinde konuştu. İHA