Sonbahar mevsiminde ani sıcaklık değişiklikleri özellikle anne adayları için zorlayıcı olabiliyor. Bir de üzerine yaklaşık iki yıldır devam eden Covid-19 pandemisi eklendiğinde kapalı ortamlar oldukça tehlikeli olabiliyor.
Havaların bir açıp bir kapattığı sonbahar mevsiminde ani sıcaklık değişiklikleri özellikle anne adayları için zorlayıcı olabiliyor. Bir de üzerine yaklaşık iki yıldır devam eden Covid-19 pandemisi eklendiğinde kapalı ortamlarda zaman geçirmek zorunda kalınması ciddi tehlikelere davetiye çıkarabiliyor! Acıbadem Altunizade Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Salih Yılmaz, “Özellikle son iki yıldır tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkileyen Covid-19 pandemisi nedeniyle hamileler daha da dikkatli olmalıdırlar. Yapılan araştırmalar; hamilelerin bu hastalığı diğer hemcinslerine göre daha ağır geçirdiklerini, yoğun bakım ihtiyacına ve oksijen ihtiyacına daha fazla ihtiyaç duyduklarını ve erken doğum yapma ihtimallerinin arttığını gösteriyor” dedi.
Sonbaharda soğuyan havalar ve kapalı mekanlar nedeniyle hem Covid-19 hem de diğer üst solunum yolu hastalıklarına neden olan mikroplarla daha sık karşılaşıldığını vurgulayan Dr. Salih Yılmaz, hamilelerin sonbaharı sağlıklı ve rahat geçirebilmesi için gerekli önlemleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Maske, mesafe, hijyen
Hamilelerin Covid-19’a yakalanma ihtimali hamile olmayanlara göre daha yüksek değil ancak hamilelikte Covid-19 daha ağır geçiriliyor. Yapılan çalışmalar, hamilelerin Covid-19’a yakalanması durumunda daha fazla yoğun bakım ihtiyacı ve daha fazla oksijen desteğine gerek duyduklarını göstermiştir. Hatta Covid-19 geçiren kadınların daha fazla oranda erken doğum yaptığını göstermiştir. Bu nedenle hamilelerin Covid-19’a yakalanmamak için daha fazla özen göstermeleri gerekmektedir. Maske takmadan dışarıya çıkmamalı, hijyene dikkat etmeli, en yakınlarıyla bile mesafeli olarak görüşmeli, kalabalık ve kapalı ortamlardan uzak durmalıdırlar.
Dengeli beslenme
Anne adaylarının sadece sonbaharda değil, hamileliğin tüm dönemlerinde dengeli ve vitamin ve minerallerden zengin beslenmesi çok önemlidir. Sonbahar döneminde bu beslenme daha da önem kazanmaktadır. Hamilelik boyunca ana ve ara öğünler olacak şekilde 6-7 öğün şeklinde beslenilmelidir. Anne adaylarının haftalık öğünlerinde sebze, tahıl, et, balık ve karbonhidrat dağılımı dengeli yapılmalı, ara öğünlerinde vitamin ve minerallerden zengin olan kuruyemişler, meyve ve yoğurt kesinlikle tüketilmelidir. Sonbahar döneminde bolca sebze ve meyve olması hamileler için önemli bir avantajdır. Beslenmesi yeterli olmayan anne adayları hekim önerisiyle gerekli vitamin ve mineral takviyelerini almalıdırlar.
Sıvı alımı
Sıvı alımı herkes için önemli olmasına rağmen hamileler için daha önemlidir. Hamilelikte yeterli sıvı alınmadığında erken doğum riski, idrar yolu enfeksiyonu, kabızlık ve baş ağrısı riski artmaktadır. Yeterli sıvı alındığı takdirde bu riskler ortadan kalkmakla birlikte anne adayları kendini daha dinç ve zinde hissetmektedir. Hamilelikte günlük ortalama 2,5-3 litre sıvı alınması gerekmektedir. Bu sıvı alımı çoğunlukla su ağırlıklı olmalıdır ancak açık çay, maden suyu, ayran olarak da desteklenebilir.
Kıyafet seçimi
Hamilelerin bağışıklık sistemi normal insanlara göre biraz daha zayıfladığı için sonbaharda görülen ani hava sıcaklığı değişimlerinden daha fazla etkilenilmektedir. Ani sıcaklık değişimlerinden etkilenmemek için kıyafet seçimleri ona göre yapılmalıdır. Anne adayları özellikle açık havada zaman geçirdiklerinde yanlarında uygun kıyafetlerin olması çok önemlidir.
Covid-19 aşısı
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Salih Yılmaz anne adaylarının kafasını çokça karıştıran “Hamileler aşı olabilir mi?”, “Hamilelikte Covid-19’a karşı yapılacak aşı bebeğe zarar verir mi?” sorularına yönelik şöyle konuşuyor: “Bu konuyla ilgili çok fazla anne adayının bulunduğu çalışmalar yayımlanmıştır. Bu çalışmalar göstermiştir ki; aşı olan hamilelerde erken doğum, düşük, ölü doğum veya gelişme geriliği gibi hamilelikle ilgili hiçbir risk artışı yoktur. Yine bu çalışmalarda doğum yapan hamilelerin bebeklerinde şimdiye kadar olan takipte bir sorun gözlenmemiştir. Bu çalışmaların sonuçlarıyla beraber dünyadaki ve ülkemizdeki önemli dernekler de hamilelere aşı olmalarını önermektedir. İlk trimestre (ilk 14 hafta) sonrasında tüm hamileler Covid-19’dan korunmak için aşılarını olabilir.”
Yeterli uyku
Bağışıklık sistemini güçlü tutmak, gün içinde zinde olmak ve stres miktarını azaltmak için yeterli uyku çok önemlidir. Hamilelerin özellikle mevsim geçişi olan sonbaharda hastalıklardan korunmak adına yeterli miktarda uyumaları gerekmektedir. Hamileliğin özellikle son döneminde sık idrara gitme, kas ağrıları ve reflü nedeniyle uyku kalitesi azalmasına rağmen uygun uyku pozisyonları bularak tüm anne adaylarının günde en az 7 ile 9 saat arasında uyku uyumaları önemlidir.
Kapalı ortamlar
Sonbahar mevsimiyle beraber birçok salgın hastalığın görülmesi artmaktadır. Covid-19 pandemisi nedeniyle kısıtlamalar ve yaygın maske kullanımı sonucunda geçtiğimiz yıl grip gibi sonbaharda sık görülen enfeksiyonların görülmesi azalmıştır. Fakat bu yıl okulların açılması ve kısıtlamaların kaldırılması nedeniyle grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının daha sık görüleceğini öngörmekteyiz. Bu nedenle hamilelerin kapalı ortamlardan uzak durması bu gibi enfeksiyonlardan korunması açısından oldukça önemlidir.
Grip aşısı
Dr. Salih Yılmaz “Hamilelerin bağışıklık sisteminin zayıf olması nedeniyle grip enfeksiyonu anne adaylarında daha ağır seyretmektedir. Bu nedenle hamilelikte grip enfeksiyonuna yakalanmamak önemlidir. Bunun için dengeli beslenme, yeterli uyku ve sıvı alımı ve kapalı ortamlardan uzak durulması gerekir. Bu enfeksiyonu önlemek için hamileliğin hangi haftasında olursanız olun bir kez grip aşısı olmanızı önermekteyiz. Dünya Sağlık Örgütü de tüm hamilelerin Ekim ve Mayıs ayları arasında tek doz grip aşısı olmasını önermektedir” diyor.
Egzersiz
Düzenli olarak egzersiz yapma bağışıklık sistemini güçlendirir ve kişinin zinde olmasını sağlar. Tüm hamilelerin eğer bedensel olarak veya hamileliğe bağlı olarak spor yapmasında engel yoksa her gün yaklaşık 1 saat egzersiz yapmalarını önermekteyiz. Bu egzersizler yürüyüş, yüzme veya pilates gibi vücudun kendi ağırlığı ile yapılan egzersizler olabilir. Özellikle her gün yaklaşık bir saat tempolu yürüyüş vücudun zinde kalması için oldukça önemlidir. Hatice KAYA