Diyarbakır’da akaryakıt, asgari ücret yedek parçalara yapılan zamları gerekçe gösteren Halk Otobüsleri Kooperatifi ve Şoförler Odası ulaşım ücretlerine zam yapılması için Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine başvurmuştu.  

Bunun üzerine Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi kararı ile toplu ulaşıma yüzde 35 oranında zam yapıldı. Zamlı tarife ile dolmuşlarda öğrenci ücreti 6 liradan 8 liraya, tam ücret 10 liradan 14 liraya yükseltildi. Büyükşehir Belediyesi’ne ait otobüs ve özel halk otobüslerinde ise öğrenci ücreti 4,5 liradan 6 liraya, tam ücret ise 7,5 liradan 10 liraya yükseltildi.

Bu yükselişler maalesef bizleri gitgide küçültüyor. Özel halk otobüs şoförleri ile ücretsiz kart kullanan vatandaşların arası zaten gergindi, artık daha da kötüye gideceğe benziyor.

Gitgide bu ülkede yaşamak zorlaşıyor. Ekonomik krizi iliklerimize kadar hissettiğimiz şu günlerde ortalık iyice gergin. Ekonomik krizin acısını, artan akaryakıt fiyatları şoförden, şoförde vatandaştan çıkarıyor. Herkes kendince haklı. Herkes evine ekmek götürmenin derdinde, bu kısımda bir sıkıntı yok. Sıkıntı şu ki annemiz babamız yaşında insanların ciddi bir psikolojik hatta fiziksel şiddete maruz kalması.

 Dün şahit oldum bu acı tabloya. 65 yaş üstü vatandaşların ücretsiz kartını okutmasıyla başladı, isyan. Şoför, ücretsiz kart okuyanların arabadan inmesini, sert bir dille söyledi. Yürümekte güçlük çeken yaşlı vatandaşlar ise kartımızı okuttuk ve inmeyeceğiz dedi.  Ardından şoför, kontak kapatıyorum, bende çalışmıyorum, dedi ve gidin belediye arabalarına binin diyerek tepki gösterdi.  2 yaşlı çift aşağı indi bunun yanına kalmayacağını söylemesiyle karşılıklı atışmalar başladı. Gözü dönen şoför kemerini boynundan hızlıca çıkararak saldırmak, fiziki şiddet uygulamak için, güç gösterisinde bulundu. Araya girenler olmasaydı, annesi ile babası yaşındaki insanları rahatlıkla gençliğin vermiş olduğu güç ve çeviklik ile övünüp, bir güzel darp edecekti.

Niye?

30 ila 40 lira için.

Değerlerimiz, saygımız ve sevgimiz de tıpkı, Türk Lirası gibi eriyip gidiyor.

Zorlaşan hayat şartlarına karşı bir kuru emekli maaşıyla geçinmeye, direnmeye çalışıyorlar hatta çoğunun emekli maaşı bile yok! Bizleri büyüten, doyuran büyüklerimize karşı gelmiş olunan bu nokta toplumsal değerlerimize, insanlığımıza, geçmişimize çok büyük bir saygısızlık.

Sorun sistemle alakalı ama vatandaşlar birbirini yiyor. Sorunun kaynağına değil de devede kulak kısmına odaklanıp, oraya saldırmak mantıktan da uzaklaştığımızın göstergesi…

Neyse, ulaşıma gelen bu zamla birlikte iyice birbirimizi yeriz artık…

Ama günün sonunda, herkes gönlünün ekmeğini yer!