Unutulmaz insan ve kendini Diyarbakır’a, yöresine adamışların başında hiç tartışmasız Dr. Şevket Beysanoğlu gelir.1940 yıllarında Karacadağ Dergisi ve o yıllarda yayımlanan gazetelerde başlar onun yazarlık ve araştırmacılık öyküsü. Hukukçu olmasına karşın, tarih, coğrafya ve folklor alanlarında araştırmacı yanı ağır basan Beysanoğlu, yazdığı çok çeşitli kitaplarla, öncülüğünü yaptığı kültürel etkinliklerle, verdiği konferanslarla, kurduğu dernek ve vakıflarla Diyarbakırı ve çevresini, Diyarbakır’ın tarihi ve kültür zenginliklerini ortaya çıkararak tüm dünyaya tanıtmayı birinci hedef seçti. Yarım asırdan fazla bir süreden beri bu uğraşını büyük bir özveri ile sürdürür. Beysanoğlu. Yıllarca tek başına mücadele vererek, araştırmalarının ve amacının önemini kavrayamayanları sabırla ikna ederek, eğiterek bir bakıma bazı tabuları da yıkmayı başaran Beysanoğluna, Erzurum Atatürk Üniversitesinden ve Diyarbakır Dicle Üniversitesinden iki kez fahri doktorluk payesi verildi.Av. Dr. Beysanoğlu özellikle, yörenin tarihine, coğrafi değerlerine ve folkloruna büyük katkı sağlayan araştırmaları yanında geçmiş yıllarda ve günümüzde Diyarbakır’ın yetiştirdiği fikir, bilim, sanat ve ilim adamlarının yaşamlarını, eserlerini derlemede büyük başarı göstererek bu konuda çok değerli ve zengin biyografik eserler verdi.Beysanoğlu, birçok araştırmacıya kaynak olan zengin bir arşiv ve kitaplığa sahiptir. Diyarbakır’ın değerlerini tanıtmada, sevdirmede, bu yolda eserler verilmesine çevresini sürekli teşvik eden, destek veren bu değerli hemşerimiz, Diyarbakır’ın tanıtımına, kültürüne, turizmine hizmet eden birçok vakıf ve derneğin kurucusudur. Diyarbakır’ın sevgisi işlenmiş içine onun. Bu duygularını yansıttığı KARA SEVDAM DİYARBAKIR isimli şiirinin bir dörtlüğünde şöyle der,Sinende doğdum senin,Sinende yatacağım.Bu can tende oldukça,Seni anlatacağım.