KÜÇE  BAŞIBilmiyorum siz hiç bu tarihi mabede gittiniz mi, gitti seniz oradaki ruhaniyeti kılcal damarlarınıza kadar hissettiniz mi, avlusundaki kabrinde medfun bulunan adını bu camiye ve bulunduğu mahalleye veren “Arap Şeyhi” ziyaret ettiniz mi, orda okudunuz mu Fatihanızı, dualarda bulundunuz mu, yüce Allah’tan bu zatın yüzü suyu hürmetine dualarınızın kabulünü dilediniz mi?Biz şöyle bir vesile ile gittik, bu şehirdeki camileri, mescitleri kendilerine bırakacağımız çocuklarımız görsün ve bilsin diye gittik, şimdi artık gidemiyorsak, hatıralarımızı yad etmek üzere,  bu dua mekanında kalbimizde şekillenen dualarımızı okurlarımızla paylaşmak istiyoruz.Arap Şeyh Camii zaten tarihidir, onun yapılış tarihi ve banisi hakkında bilgiler sunmak isteriz, bu isteğimiz ihtimaldir ilerideki zamanlarda yayınlamayı düşündüğümüz “dua şehri Diyarbekir” kitabımızda gerçekleşir diye düşünüyoruz.DUAMIZŞöyle bir soru soruldu Allah Resulüne: “Devemin yularını bağlasam mı Allah’a tevekkül etsem, yoksa bağlamasam mı?” Sorunun cevabı: “önce deveni bağla  sonra Allah’a tevekkül et!..”Deve bir misaldir, buna bütün binekler dahil olduğu gibi elden çıkması mümkün olan her şey dahildir, ya insanın kendisi, ya da “kalbi” öyle başı boş mu bırakılmalı, bir yere bağlanmalı değil mi?Bağlanmazsa onu başkaları çalmaz mı, kendi başına kalsa bile yol bilmez, iz sürmez, önündeki uçurumu görmezse düşmez mi “esfel-i safiline?” kendini o çukura itmeye çalışan “öz nefsini” deve misali niçin önce bağlayıp sonra Allah’a tevekkül etmeyi düşünmez, bilmez mi öz nefsi yalnızlıktan hoşlanmıyor, kendisine dost arıyor, arkadaş arıyor.“İblis” aldığı her nefeste ona arkadaşlık teklif ediyor, kulağına fısıldayıp duruyor: “Hayatını yaşa, daha çok gençsin, yaşlandığında bağlanacak bir yer bulursun!”Aldanıyor bu sözlere ve burada yaşamayı kendisine “müktesep hak” sanıyor, bilmiyor ki dünya denilen eve “kiracı” olarak gelmiş, ev sahibi her an kendisini kapı dışarı edebilir…Ne bilsin?“Kalbin” başkaları tarafından çalınacağına ihtimal vermeyen ne bilsin, en sağlam ipin “Allah’ın ipi” olduğunu ne bilsin, bir bilenin eşiğine baş koymayı ne bilsin?Allah’a emanet olasınız sevgili okurlarım, ömrünüze bereket!..