Ne olursa olsun yardıma ihtiyaç duyan birine el uzatmalıyız diye düşünürdüm. Çünkü bizim toplumumuzda geçmişten beri süregelen bir alışkanlıktır bu. Biz yardımsever insanlarız. Fakat bu düşüncemin aslında her zaman için geçerli olmayacağını kanıtlayan bir olay yaşandı ve bu olay gündeme bomba gibi düştü.
31 Ocak gecesi İzmir'de bir taksici olan Oğuz Erge, yüzünde maske olan genci üşümesin diye aracına almış. Daha sonradan yaşanılanlar ise tam bir vahşet... Önce Erge'yi sokak sokak dolaştırmış ardından tam ineceği esnada da cebinden para çıkarır gibi yapıp silah çıkarmış ve taksiciye 3 el ateş açmış. Bu görüntüler aracın içindeki kameraya anbean yansımış ve izlerken o kadar büyük bir dehşete kapıldım ki... Anlatmak oldukça güç. Yüzünde maske olan katil, Oğuz Erge'yi öldürdükten sonra oldukça sakin bir şekilde taksicinin telefonunu ve kulaklığını çalıp "bazı insanlara güvenmeyeceksin" cümlesini kuruyor. Ne kadar acı bir cümle, hani bazen kelimelerin kifayetsiz kaldığı anlar olur ya işte böylesine bir olayda yaşanılan acının tarifini hiçbir kelimeyle ifade edemezsiniz.
Etrafımız ne ara böyle insanlarla dolup taştı. Bizler artık hiç kimseye güvenemeyecek miyiz? İyilik eden iyilik bulur cümleleriyle büyüdük. Fakat bu kez yapılan iyilik güzel şeyler getirmedi. Bu kez iyilik masum bir insanın canice katledilmesine sebep oldu. Sadece bir birey değil aynı zamanda iki çocuğu olan bir baba öldürüldü. Masum insanlar canice katledildiği için çok üzgünüm, Oğuz Erge'nin ailesi ve yakınları için çok üzgünüm, artık kolay kolay hiç kimseye güvenmememiz gerektiğini bu şekilde öğrenmek zorunda kaldığımız için çok üzgünüm. Vahşi doğada yaşayan hayvanlar bile kendilerine yardım edenlere içgüdüsel olarak zarar vermemeleri gerektiğinin farkındayken, bir insan neden bunun bilincinde olamıyor? Umarım bu tarz katliamlar, gasplar son bulur da masum insanların canı daha fazla yanmaz.