Her şehir, canlıdır insan misali. Şehirler kurulur, insana ve medeniyete mekân olur, zamanla gelişir, kemâle erer. Her şehrin kendince bir hikâyesi vardır, çoğunlukla tarihe karışan.Şehrin kurulma alanı, daha çok su kaynaklarının yanı başındadır, su kaynaklarına yakındır, tarihten bu güne.Her şehrin kurulmasında dikkat edilecek yönlerden biri, stratejik konumda olduğu için savaş esnasında korunaklı olmasıdır, barış esnasında insanının müreffeh yaşamasıdır. Şehir, ana gibidir, baba gibidir, yâr misalidir. “Şehir”  denince akla dahası neler gelmez ki !..Bazen şiire konu olur, destana dönüşür, şehir. Bazen sevenin sevilene gözyaşına dönüşür, yalnızlıklara gömülen aşklara mekân bilinir. Leyla ve Mecnun, Kerem ile Aslı, Ferhad ve Şirin, Mem ile Zin misali. Herkes şehrine sevdalıdır, aslında, adı konulmamış bir samimiyetle.Şehrin hikâyesidir, insanın bir yerde yaşamı. Yaşayanın yalnızlığı, acıları, sevinci, mutluluğu, kimsesizliği, sıkıntıları, gam û kederi olmak üzere tarihin aynasında kalmış serencamıdır insanlığın.Şehirlerin yıkımları, savaşlarda mahvoluşu, insanlarca terk edilmesi birçok kitaba konu olmuştur. Şehrin mimarîsi, bağrında çocuk gibi beslediği, emzirdiği, büyüttüğü mirastır, dünden bu güne getirdiği. Mimarî, şehrin kimliğinin adıdır, taşın toprakta şekillenmiş haliyle.Şehrin musıkîsi, binlerce senelik birikimin izlerini taşır, sanatkârların emeğiyle. Her nağme, o şehrin kimliğinde yaşayan insanın acısıdır, sevincidir, hüznüdür, neş’esidir, adı şarkıyla özdeşleşmiş, türküyle isimlendirilmiş, gazelle, kasideyle, naatla,  adlandırılmış, sazla, curayla, kemençeyle, davulla, defle, neyle zenginleştirilmiş.Şehrin hayatında med-cezirler eksik olmaz, hiçbir zaman. Bazen gözde, mamur beldelerin adı olur, hükümdarların nazarında. Bazen bu sevecenliğini kaybeder, bir çırpıda. Şehir, kolay kolay anlatılmaz, yazarın kaleminde, şairin mısralarında.ŞEHİR MESELEMİZ-2Bazen gözyaşıdır yüzünde seveninin, bazen tebessüme dönüşür yüzünde yaşayanın.Bazen karamsarlığa davetiye çıkarır, insana.Bazen geleceğe güvenle bakmanın teminatıdır, bilinen.Şehre dair söylenecek çok sözümüz var, aslında.Otuz seneden beridir, ilgi alanımızda olan şehir, sürekli uğraşımız, meşgalemiz oldu. Şehir Araştırmaları’nda, her yazımız şehre dair olacaktır.Şehir Araştırmaları’nda gündemimiz şehre dair ne varsa, ulaşılan, ulaşabildiğimiz her materyal ele alınacaktır.Bazen bir dergi bazen bir kitap ya da bir fotoğraf.Zaman içinde Şehir Araştırmaları Merkezi hakkında düşüncelerimizi dile getireceğiz.Yazdığımız kitaplardan önemli gördüğümüz kimi makalelere yer vereceğiz.Az ve öz yazmak, şehrimize dair birçok alanda düşüncelerimizi sizinle paylaşmak isteriz, her buluşmamızda.Şehre dair tespitlerimizde yanıldığımız noktaların olması muhtemeldir. Uyarılarınız bizim için yol gösterici olacaktır, elbette. Her ne kadar otuz sene bu işle uğraşmış biri isek, onlarca kitap yayınlamış olsak bile, bilginin yaşı olmaz.İddialı değiliz, yazarken. Söylediklerimizde hata payı olacağını ifade etmek istiyoruz. Çok mal haramsız, çok söz yalansız olmaz, günümüzde.Riyakâr değiliz, gururla kibirle alakamız olmamıştır. Lakin şehir konusunda yazdıklarımızın çoğu bu güne kadar hakkıyla dillendirilmiş değildir, şehrimizde. Biz, bunu gayet iyi bilmekteyiz.İlk yazımızın son kelimesi araştırmaların habercisi olma niyetimizin hayırlı olduğunu göstermesi adınadır; Bismillah!..

HABERİ SİTEDEN OKU...