DÜNYAYI TANIYAN SOFİ GALİP

Sofi Galip kimdir diyeceksiniz, bu insanı ancak eski Diyarbakırlılar tanır, Yeni nesilin öğrenmesi gereken bu İnsanın hayatı dünyada hiç benzeri görülmemiş

Sofi Galip kimdir diyeceksiniz, bu insanı ancak eski Diyarbakırlılar tanır, Yeni nesilin öğrenmesi gereken bu İnsanın hayatı dünyada hiç benzeri görülmemiş.

Sofi Galip Ulu Cami Karşısında Diyarbakırın sebze pazarı olan sebzeciler çarşısında bulunan bir çay ocağının sahibi ve işletmecisi, Sofi Galip Dünyada bulunan bütün Kral, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Kraliçe, Papaz, Papa ve aklınıza ne gelirse hangi devlet büyüğü olursa olsun bunların hepsiyle Mektup ve Telgrafla görüşmüş ve gelen cevaplarıda camlatarak dükkanına asan bir Diyarbakır sevdalısı, Çay ocağında 500 ün üzerinde telgraf çerçeveleterek duvarları dolduran bir gönül dostu.

Sofi Galip, Diyarbakıra ne zaman Bir Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakan geldiği zaman ilk sıralarda yer alır ve hepsilede korkusuzca görüşür ve fikir alış verişinde bulunurdu.

Sofinin en büyük özelliklerinden biride, Akşamları Muğrup namazından veya yassı namazından sonra sokakalarda dolaşan yaşları 10, 15 olan gençleri elindeki sopasıyla evlerine kadar gidene kadar onların geceleri soklarda kalmalarına müsaade etmezdi,

Sofi Galip aynı zamanda, köşe yazısı yazan bir insan olduğu da bilinmektedir.

O yıllarda Mücadele gazetesinde Nilgün sinemasının yanında bulunan gazetede çalışıyordum, Her hafta gelir yazısını dizdirir tasih eder giderdi, Birgün gazeteye geldiğinde benim arka cebimde bulunan o zamanın meşhur Tommiks teksas kitabı vardı, bunu görünce, ‘’Bak oğlum o Şeytanın kitaplarını alıp okuyacağına onun yerine Kuranı oku ve alış bir daha senin cebinde bu kitabı görürsem yandığın zamandır’’  ve cebimdeki kitabı alarak yırttı kaçpara verdiğimi sordu ve yırttığı kitabın parasını bana iki kat olarak verdi.

Boyu bir doksanın üzerinde iri yapılı cüsseli ve çok yakışıklı olan bu insan Diyarbakırlılar tarafından biraz kafasında var yani deli raporu olduğunu söylerlerdi, fakat hiçte bir delinin yaptığı şeyleri yapmıyor aynı zamanda akıl üstünde bir akla sahipti.

Anlattıklarına göre iki adam öldürmüş ve hiç hapse girmemiş deli raporu olduğu için, Öldürdüğü adamlardan bir tanesinin bir Ermeni olduğu ve Allaha küfür ettiği için öldürmüş, İkinciside Yattığı tımarhanede bir ermeni öldürdüğünü duyan bir ermeni doktor ona iğne vurarak öldüreceğini, bir hemşireden duyunca, Doktorun gelmesini bekler, Doktor tam iğneyi vuracağı zaman doktorun elinden iğneyi alıp masanın üstüne koyduktan sonra doktoru odanın penceresinden atarak öldürdüğü, ve yapılan incelemede iğnenin zehirli olduğu ve onu öldüreceği anlaşılınca sofi Galip serbest bırakıldı.

İşte Diyarbakırın unutamadığı bir insan Sofi Galip.