Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde bulunan ve bölge halkı tarafından Çemereş olarak bilinen Karaçay, görüntüsü, buz gibi kaynak suyu ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine eşsiz bir manzara sunuyor. Huzur ve güven ortamının sağlanmasının ardından ziyaretçi akınına uğrayan bölge, turistler tarafından da keşfedilmeyi bekliyor.Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı Aşağı Konak köyü yakınında bulunan eşsiz güzelliği ile görenleri hayran bırakan Karaçay, çevre ilçelerdeki vatandaşların vazgeçilmez mekanı haline geldi. Civar köyler dışında çok fazla bilinmeyen şelalesi ve suyu ile cenneti andıran, kilometrelerce uzunlukta olan Karaçay, ziyaretçilerini bekliyor. Eşsiz güzelliği ile Akdeniz ve Ege kanyonlarını andıran Karaçay, ziyaretçiler, mağara diplerinden akan berrak suyuyla buz gibi suya kendilerini bırakarak serinliyor. Dağların arasında bulunan bölgeye gelen vatandaşlar, piknik yapıp yüzüyor. Karaçay’a gelip suyun tadını çıkaran vatandaşlar, alanın çevre düzenlemesinin yapılarak dünyaya tanıtılmasını istiyor. Akarsuyun doğal yapısının hayranlık uyandırdığını belirten vatandaşlar, yetkililerin çok bilinmeyen Karaçay’ın tanıtımını yaparak yerli ve yabacı turistlerin bölgeye gelmesini istiyor.“Diyarbakır’ın saklı cenneti”Yıllardır Karaçay suyunda serinlediğini aktaran Aşağı Konak köyü sakini Diyar Başhan, buranın adeta Diyarbakır’ın saklı cenneti olduğunu söyledi. Başhan, “Diyarbakır’ın Çınar ilçesi Aşağı Konak köyünde bulunan Karaçay'a sürekli geliyoruz. Tatil ve piknik için güzel bir yer. Burası Antalya’dan daha güzel, ama insanlar geldiğinde yoldan çok şikayetçi, yol yapılırsa daha güzel olur. Buralar temizlenirse insanlar daha çok gelir. Burası Diyarbakır’ın saklı cenneti, çevrede çok az bu tarz yerler var insanların buraya gelmesi güzel olur. Su güzel sabahları, biraz soğuk ama öğleye doğru daha güzel oluyor” dedi.Sürekli Karaçay’a geldiğini aktaran İshak Başhan ise, suyun çok güzel olduğunu ve buranın Antalya’dan daha güzel olduğunu kaydederek buraya daha rahat gelmeleri için bakım yapılmasını istedi. İHA

HABERİ SİTEDEN OKU...