Diyarbakır'da Büyük Filistin Yürüyüşü
Peygamber Sevdalıları Vakfı, Diyarbakır'da binlerce Kudüs sevdalısının katılımıyla "Aksa Tufanına Destek Yürüyüşü" etkinliği düzenledi. Diyarbakırlılar, ellerindeki döviz, Tevhid ve Filistin bayraklarıyla tekbir ile sloganlar eşliğinde Sur ilçesi Şeyh Said Meydanına doğru yürüdü.
Diyarbakır merkez Yenişehir ilçesi Ofis caddesinde bir araya gelen binlerce Peygamber Sevdalıları Vakfı gönüllüleri ve Kudüs Sevdalısı Diyarbakırlılar, ellerindeki döviz, Tevhid ve Filistin bayraklarıyla tekbir ile sloganlar eşliğinde Sur ilçesi Şeyh Said Meydanına doğru yürüyüşe geçti.
Kadın-erkek, genç-yaşlı binlerce Diyarbakırlının katıldığı etkinlikte Filistin'de yaşanan dramı sembolize eden bazı çocukların yer alması dikkatlerden kaçmadı.
Şeyh Said Meydanında günün anlam ve önemine ilişkin kısa bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel İdare Kurulu Üyesi Vedat Turgut, İslam ümmetinin sessizliğine vurgu yaparak devlet yöneticilerinin üç maymunu oynadığının altını çizdi.
"Ülke yöneticilerinden ümidimiz kalmadı"
Turgut, "107 gündür yastayız, gözlerimiz kan ağlıyor. 107 yıldır siyonist terör şebekesi Filistin topraklarında Müslümanları katletmektedir. Yüzbinlerce insan yerlerini terk etti, kendi yurtlarında muhacir oldu. Uzaya çıktığını söyleyenler bu mezalime karşı üç maymunu oynadı ve oynamaya da devam ediyorlar. Yakın zamanda geçirdiğimiz depremde insanlar enkaz altında kalmış, yardım istiyordu. Bugün de Gazze'de on binlerce insan enkaz altında inim inim inlerken 2 milyar ümmet yerin altında kalmış. Uzaya gidildiği söylenirken bir ümmet için şu an yerin altı, üstünden daha yerdir." dedi.
Ülke yöneticilerinden ümitlerinin kalmadığını söyleyen Turgut, "Tarihi Şeyh Said Meydanından diyorum ki 'ümit var olunuz', zira dünya müstekbirlerinin desteklediği sözde süper orduya karşı bir avuç Müslüman sadece Rablerine dayanarak 7 Ekim günü bir tufan fırlattılar. siyonistlerin durmamasının sebebi, ateşkesin söz konusu olması durumunda onlar birbirine girecek. Nitekim şu an politika için değil, israilden kaçmak için partiler kuruluyor. Daha önce buradan Selahaddin-i Eyyubi'nin yerine geçilmesi için çağrıda bulunmuş, 'fırsatı değerlendirin' demiştik ama ne yazık ki sözde İslam ülkelerinin yöneticilerinden bugün israile gıda ve petrol desteğinde bulunanlar var. Dolayısıyla onlardan ümidimiz kalmadı." ifadelerine yer verdi.
Filistin ve sürdürülen direnişe ithafen bestelenen ilahi ve ezgilerin Özlem Ajans ses sanatçıları tarafından seslendirilmesinin ardından basın açıklaması yapıldı.
"Siyonistler, karşılarına çıkan Mü'minlerle yüzleşmeye cesaret edememektedir"
Basın açıklamasını Yetimler Vakfı Genel Koordinatörü Cemil Cahit Ünsal okudu.
Konuşmasına "Mü'minler, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmettir. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyar ve Allah'a inanırlar…' Sakın ola ki, Allah'ı anmaktan; iyiliği hâkim kılıp, kötülüğü yok etmek için savaşmaktan geri durmayın. Muhakkak ki Allah, dini için savaşanları muzaffer eyleyecektir. Bedir'i hatırlayın. Allah yolunda çarpışan mü'minlerin, azgın müşrikleri nasıl galebe çaldığını unutmayın. Bedir'de tüm Müslümanlar için büyük dersler vardır. Bu dersler günümüze ve yarına ışık tutan mesajlar barındırmaktadır." ayetleriyle başlayan Ünsal, bugün Gazze'de Allah'a iman edenler ile azgınlaşan bir topluluk karşı karşıya olduğunu ve değişenin sadece isimler ile mekânlar olduğunu söyledi.
Ünsal, "Dün Mekkeli müşrikler, bugün de siyonist yahudiler karşılarına çıkan Mü'minleri, kendilerinin iki misli gibi görmekte, onlarla yüzleşmeye cesaret edememektedir. Bedir'de gelen Allah'ın mutlak yardımı bugün de Gazze'ye inmektedir. Çünkü yüz günü aşkın bir zamandır sadece siyonistlerle değil, bütün dünya müstekbirleri ile büyük bir savaş verilmektedir. Gazze'de, belki de benzeri görülmemiş bir cephe açılmıştır. Bizler de bu siyonist cephenin tam karşısında duruyoruz. Mukaddesatımızı savunmak ve Filistinli kardeşlerimizle omuz omuza vererek küresel emperyalizme karşı durmak için en ön safta yer alıyoruz." dedi.
"Bizlere düşen bu cihadı sahiplenmek, yaşamak ve güç vermektir"
"Kimse sanmasın ki Diyarbakır Gazze'den uzaktır." ifadesiyle konuşmasını sürdüren Ünsal, "Kudüs, Mescid-i Aksa ve Gazze ne gözümüzden ne de gönlümüzden ıraktır. Bizler Selahaddin-i Eyyubi El-Kurdi'nin torunlarıyız. Bizler Muhammed'in ümmeti, Hayber'deki fethin mirasçısıyız! Fethin sancağını ilelebet taşıyacağız. Kimse sanmasın ki Filistin yalnızdır, izzetli Müslümanlar Kudüs'ün işgaline kayıtsızdır, sayımız azdır ve kimse sanmasın ki gücümüz zayıftır. Gazze meş'aledir, ümmete zaferi müjdeleyen çığlıktır, gaflet perdesini yırtan uyanıştır, yalın ayaklıların cihadıdır. Bizlere düşen bu cihadı sahiplenmek, yaşamak ve güç vermektir. Filistin'de zaferi getirecek olan Müslümanların birliğidir." ifadelerini kullandı.
Bir asırdan fazla bir zamandır mukaddes topraklarda Müslümanların her türlü zulmü gördüğünü, bu zulme ve işgale karşı korkmadan, usanmadan verdiği mücadelenin herkese örnek olması gerektiğini sözlerine ekleyen Ünsal, "Ölüm ve katliamlarla sınandıklarında, çocukları ve malları ile imtihan edildiklerinde gösterdikleri tavır da yine tüm Müslümanlara örnek olmalıdır. Onlar, 'Hasbunallah ve ni'mel vekil' diyerek Allah'a nasıl adanılması gerektiğinin dersini veriyor. Ne bizim nefsimiz ne de çocuklarımızın canı onlarınkinden daha evladır. Filistinli mazlumların kundaktaki bebekleri, küçük çocukları vahşice katledilirken bize düşen sadece yaslarını tutmak olmamalıdır. Ümmete düşen; dirilmek, ayağa kalkmak ve Gazze'nin şanlı direnişine omuz vermektir." şeklinde konuştu.
"Allah için, ne zaman gayrete geleceksiniz?"
Filistin'de yaşananlardan tüm Müslümanların sorumlu olduğunu ve en büyük sorumluluğun İslam ülkelerini idare edenlerin olduğuna vurgu yapan Ünsal, "Bu sorumluluğu yeniden hatırlatıyor ve soruyoruz; Siz hangi adımı attınız da biz geri durduk? hangi kararı aldınız da biz arkanızda durmadık? hangi sınırları açtınız da biz Kudüs'e, Gazze'ye koşmadık? Yüz gün içerisinde neredeyse 30 bin Müslüman şehid oldu. 60 binden fazla kardeşimiz yaralandı ki, bunların çoğu sakat kaldı. 10 binden fazla çocuğumuz canice katledildi, yine on binlerce çocuk yetim kaldı. Haydutlar, haramiler kardeşlerimizi muhasara altına alıp gün gün katlederken sizler daha ne zamana kadar bu kıyımı seyredeceksiniz? Allah için, ne zaman gayrete geleceksiniz?" diye belirtti.
"Binlerce tonluk yardım Refah sınır kapısında beklerken daha bunları Gazze'ye geçirmeyi beceremediniz" diyerek sitemini dile getiren Ünsal, şunları söyledi:
Yardım malzemeleri çürümeye yüz tuttu. Yüzbinlerce insan aç ve susuz gözlerini size çevirmişken sizler daha ne zamana kadar onları görmezden geleceksiniz? Artık gayrete gelip yardımları Gazze'ye ulaştırın. Yaralılara ilaç ve diğer tıbbi ihtiyaçların ulaştırılmaması daha büyük bir felaketi doğuracaktır. Vallahi Gazze'ye düşen ateş sizi yakmak üzeredir. İsimlerinizin tarihe nasıl geçeceğini biliyor musunuz? Bu, sizin bugün alacağınız kararlara, atacağınız adımlara bağlıdır. Unutmayın tarihi yazan sizlersiniz!"
"Bizler, bu meydanlarda gayrete gelmenizi, sınırları açmanızı bekleyeceğiz"
Ünsal, "Gazze muhasara altında, Kudüs'te kuşatma var. siyonist yahudiler hemen her gün Mescid-i Aksa'ya baskınlar düzenliyor. Müslümanlar Aksa'ya giremiyor. Eğer siz, İslam ülkelerini idare edenler, bu işgale 'dur' demezseniz hem günümüz Müslümanları hem de gelecek nesillerin elleri sizlerin yakasında olacaktır. Şayet gayrete gelip dünya müstekbirlerine başkaldırırsanız bütün Müslümanların, vidan sahiplerinin takdirini, muhabbetini kazanacaksınız. Her şeyden önemlisi de Allah rızasına kavuşacaksınız. İzzet ve şeref, Allah'ın ve O'na inanan Mü'minlerindir. Buna sahip olmak, kıyamete kadar hayırla yâd edilmek sizin elinizdedir. Bizler bu meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Diyarbakır'da, Batman'da, Ankara'da, İstanbul'da Kudüs ve Gazze için haykıracağız. Sesimizi duymanızı, gafletten uyanmanızı, gayrete gelmenizi, sınırları açmanızı bekleyeceğiz. Allah'tan niyazımız ise Kudüs'ü özgür kılacak sebepler yaratmasıdır. Davamızın sonu Allah'a hamd etmektir." dedi.
Program yapılan dua ile sona erdi.