Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğü Su Tesisleri Dairesi Başkanlığına bağlı Su Sağlığı ve Havza Koruma Şube Müdürü İbrahim Halil Yalçın, bina ve sitelerdeki içme suyu depolarının temizliğine ilişkin açıklama yaptı.
Yalçın, Dicle Barajı’ndan 32 kilometrelik bir yolculuktan sonra suyun, belirli aşamalardan geçip, Avrupa standartlarında olan DİSKİ Su Arıtma Tesisinde arıtılarak şehir şebekelerine aktarıldığını ifade etti.
‘Su depolarının temizliği, bina ve site yöneticilerinin sorumluluğunda’
Kente suyun düzenli olarak kontrol edildiğini vurgulayan Yalçın, şöyle konuştu:
“Arıtılan su, şehir şebeke sisteminden binaların su deposuna ulaşana kadar şehrin belirli yerlerinde numuneler alınıyor. Şu ana kadar aldığımız numunelerde herhangi bir mikrobiyolojik kirliliğe rastlamadık. Şehir şebekelerinden su depolarına aktarılan su, DİSKİ Su Depo Temizliği ve Dezefenksiyon Yönetmeliği gereğince DİSKİ’nin sorumluluğunda değildir. Evler, ticari işletmeler, fabrikalar ve kamu binalarında bulunan su depolarının sorumluluğu; bu binaların yöneticilerindedir.”
‘Su depoları yılda 2 kez temizlenmeli’
Yurttaşların su depolarını özellikle mayıs ve kasım aylarında olmak üzere yılda iki defa temizlemeleri gerektiğini belirten Yalçın, “Temizlenmeyen su depoları; zamanla oluşan balçık, çamur ve dış etkenler nedeniyle kolayca kirlenmeye müsait alanlardır. Kirli su bünyesinde zamanla bakteriler ürer. Çoğalan koliform, ecoli, enterekok bakterileri son derece tehlikeli olup hastalık ve enfeksiyonlara yol açabilir. Bu nedenle temizlenmeyen su depoları, halk sağlığı açısından büyük bir tehlike arz etmektedir” dedi.
‘Düzenli temizlik suyun kalitesini korur’
Yalçın, depoların temizliğinin önemine dikkat çekerek, şunları ifade etti:
“Su kalitesine dair zaman zaman abonelerimizden şikâyetler geliyor ancak uzmanlarımız bu şikâyetleri incelediğinde karşımıza çok kirli su depoları çıkıyor. Sağlıklı su için bu depolarda düzenli temizlik şarttır. Amacımız, Diyarbakır halkının temiz ve sağlıklı suya erişimini sürekli kılmaktır. Zamanla su depolarında bakteri, virüs ve diğer mikroorganizmalar üreyebilir. Temizlik, zararlı organizmaların suya karışmasını önler. Su depolarında zamanla tortu, pas ve diğer kirleticiler birikebilir. Bu birikintiler suyun kalitesini düşürür ve sağlık riskleri oluşturabilir. Düzenli temizlik; suyun tat, koku ve görünüm açısından kalitesini korur. Temiz bir su deposu, suyun daha taze ve temiz kalmasını sağlar. Su depolarının düzenli temizliği, depo malzemelerinin korunmasına yardımcı olur ve deponun ömrünü uzatır. Bu da uzun vadede maliyet tasarrufunu sağlar.”