"Çadır atölye"de hem üretip hem de stres atıyorlar
Kahramanmaraş'ta açılan "çadır atölye"de depremzede kadınlar hem üretiyor hem de afetin olumsuz etkisinden uzaklaşmaya çalışıyor.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin ardından bölgede yaşayan kadınlara ekonomik ve psikolojik destek sağlamak amacıyla harekete geçen Hemdem Tea ile Büyükşehir Belediyesi işbirliği yaptı.
Proje kapsamında oluşturulan çadır atölyede kadınların 09.00-16.00 saatlerinde üretim yapması, burada üretilen tişörtlerin İstanbul'da pazara sunulması, böylelikle hem depremin etkilerinden uzaklaştırılmaları hem de kendi gelirlerini elde etmeleri hedeflendi.
"15 kadın üretim yapıyor"
Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığında meslek kursları sorumlusu Ayşe Deniz, belediyenin meslek kurslarını deprem sonrası kapattıklarını, atölyede hizmet vermeye başladıklarını ve süreç içerisinde Hemdem ile proje ortaklığı oluştuğunu söyledi.
Projede kadınların dikiş dikip tişört ürettiklerini anlatan Deniz, "Kadınların hem psikolojik hem de ekonomik olarak ayakta kalması için projeden bahsettiler. Biz de kadınlar söz konusu olunca, belediye olarak 'Tamam.' dedik. O şekilde bir proje ortaklığımız başladı. Bizim hem kurslarımızda olanlar hem de yeni kadınlar geldi. Şu an 15 kişi var. Tişört dikiyorlar. Buradan sonra satış için İstanbul'a gidecek." dedi.
Hemdem Tea yetkilisi Ferhan Geylan da depremden sonra istihdam sorunuyla karşı karşıya kalan
Kadınlar projeden memnun
Projeye katılan depremzede Sultan Gündeşli ise depremde ciddi sıkıntılar yaşadıklarını, projenin faydalı olacağına inandığını aktararak, "Allah bir daha yaşatmasın böyle bir sarsıntıyı. Depremde ağabeyimi, eşimin tarafından da akrabalarımızı kaybettik, acımız büyük. Bu atölye stres atmaya birebir oldu. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun." diye konuştu.
Ayşe Nacar da depremden önce Halk Eğitim Merkezi'nin kurslarına gittiğini belirterek, şunları söyledi:
"Psikolojik, maddi, manevi yıprandığımız için projeyi kabul ettik. Çadır ortamı zorluyor olabilir ama biz onları hiç sıkıntı etmiyoruz. Tişört dikiyoruz çadırlarda. Daha sonra kendi işimiz olarak ilerleyecek. Psikolojik olarak kendimizi daha iyi hissettiğimiz için de geliyoruz. Biri 1, diğeri 3,5 yaşında iki çocuğumla kursa geliyorum. Onlar için de park yapıldı. Çocuklar orada oynarken biz işimizi yapmaya çalışıyoruz."(AA)