Bireysel silahlanma hem ülkemizin hem de kentimizin başlıca sorunu haline gelmeye başladı.Diyarbakır'da kadına yönelik şiddet oranını kayıt altına almak ve buna karşı toplumsal farkındalık oluşturmak adına, sivil toplum örgütleri "Şiddetle Mücadele Ağı" Kurdu.Geçen hafta bu oluşum açıkladığı dört haftalık rapor ise kentimizde kadına ve çocuğa yönelik şiddetin ne kadar arttığının resmini ortaya koydu.Şiddet ağı imzacı ve destekleyici kurumlara son dört ayda yapılan toplam başvurucu sayısı 954.Bu süreçte biri avukat, biri polis üç kadın eşleri ya da erkek arkadaşları   tarafından katledildi..Diyarbakır barosu çocuk hakları merkezi verilerine göre ise son dört ayda 1716 çocuk şiddete maruz kalmış.Ne yazık ki şiddet soluk almaksızın artıyor. Elbette ki bunda toplumsal cinsiyet algısının payı yadsınamaz. Ekonomik sorun, medyada, dizilerde şiddeti teşvik eden görüntü ve diyaloglar da diğer etkenlerden.Televizyon dizilerinde kadınlara biçilen rol, şiddeti meşrulaştıran konular, silaha yapılan güzelleme gibi birçok yan etkeni de eklemek mümkün.Ben pek dizi filim izlemem, ama geçenlerde popüler dizilerin birinden gördüğüm bir kesit ise insanı zıvanadan çıkarmaya yeter.Adam sevgilisine şık bir restoranda evlilik teklif ediyor. Masaya yüzüğü ve silahı birlikte koyuyor. Kadına ya yüzüğü seçeceksin ya da kafama sıkacağım diyor.Ne filmin adını biliyorum ne de senarist ya da yönetmenini, ama bu ve buna bezer sahneler romantizmi şiddeti teşvik ediyor. Kadın dernekleri de haklı olarak sahneye ve diziye tepki göstermişti.Diyarbakır Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Ağı'nın yukarda paylaştığım verileri son iki ayda üç kadının kentimizde eşleri ya da erkek arkadaşları tarafından katledildiğini hatırlatıyor. Üç kadından ikisi ateşli silahla, birisi bıçakla katledilmişti.Elbette ki bunu salt aile içi şiddetle açıklayamayız. Bireysel silahlanmanın giderek artması ise ölümle sonuçlanan birçok saldırının yaşanmasına neden oluyor.Mart ayı içinde CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde silah ruhsatlarını gündeme getirmiş, ateşli silahla yaralama ve öldürülme vakkalarını sormuştu.Mart ayında verilen yanıtta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ruhsatlı silahların illere göre dağılımına bakıldığında; illerin nüfus ve stratejik önemine göre silah sayılarının farklılık gösterdiğini açıklamış.Açıklamadan öğreniyoruz ki ruhsat sahibi kişilerin yıllık mermi istihkakı toplam 1000 adet. Ayrıca tahsis edilen mermilerin ne amaçla tüketildiği ile ilgili ‘takip projesinin" yazılım çalışmaları daha devam ediyormuş.Bakan Soylu, güvenlik görevlileri dışındaki kişilere 2018 Kasım ayı itibariyle 273 bin 447 adet silah ruhsatı düzenlendiğini bildirmiş.Açıklamaya göre 2016-2018 Ekim'ine kadar ruhsatlı ve ruhsatsız silahlarla-3028 kasten öldürme,-20 bin 324 kasten yaralama olayı meydana gelmiş.Kolluk kuvvetlerinin 2016-2018 yılları arasında yaptığı çalışmalarda 25 bin 951 adet ruhsatsız silahın ele geçirilmiş.2018 yılında silah ruhsatı yenilenenler de dahil olmak üzere vatandaşlara, 26 bin 261 silah taşıma, 50 bin 924 silah bulundurma olmak üzere toplam 77 bin 185 silah ruhsatı verilmiş. Bu sayının yıl içinde ilk defa verilen ruhsat sayısı olmayıp her 5 yılda bir yenilenen ruhsatları da içerdiği vurgulanmış.Diyarbakır Barosu iki ay içinde avukat Müzeyyen Boylu ve Armanc Arkaş'ı silahlı saldırıda kaybetti. Baro Cuma günü Bireysel Silahlanmaya karşı tepki gösteren bir açıklama yaptılar. Yasal olarak bunun önüne geçilmesi için çağrıda bulundular.

HABERİ SİTEDEN OKU...