'Ben Nazım Hikmet' oyunu büyük ilgi gördü…

Tıp Fakültesi öğrencisi Mert Turgut Toprak'ın oynadığı tek kişilik 'Ben Nazım Hikmet' oyunu Diyarbakır'da sahnelendi. Toprak, 'Diyarbakır'da ve daha öncesinde başka şehirlerde de sahnelediğim "Ben Nazım Hikmet" oyunu benim için önemli bir kilometre taşı oldu.' dedi.

Hatice KAMER - Diyarbakır Şuara Cafe’de geçtiğimiz gün sahneye konulan ‘Ben Nazım Hikmet’ oyunu büyük ilgi gördü…

Tıp Fakültesi öğrencisi Mert Turgut Toprak’ın oynadığı tek kişilik ‘Ben Nazım Hikmet’ oyunu tiyatro severlerden tam not aldı.  

Henüz yirmi yaşında olmasına rağmen büyük başarılara imza atan Mert Turgut Toprak tiyatro sanatına büyük ilgi duyduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Elazığ Kaya Karakaya Fen Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandım. 2017 yılında yolumun   yönetmen  Mahmut Yıldırım'la kesişmesinden bu yana tiyatro ile ilgilenmeye başladım.. 2017-18 sezonunda okul ekibiyle hazırladığımız ve Mahmut hocamızın yönettiği Oto gargara oyunuyla ilk defa sahneye çıktım. Yine okul ekibiyle sahneye koyduğumuz Kavukluyla Pişekârdan sonra Almila Tiyatro Atölyesi’ne tabiri caizse transfer oldum. Ve yine 2017-18 sezonunda Kızıl Elma oyunuyla profesyonel olarak sahneye ilk adımımı attım. Kerbela, Karagöz ve Hacivat, Yunus Emre ve daha bir çok oyunda gerek sahne önünde ve gerekse sahne arkasında rol aldım.” dedi.

 

"Ben Nazım Hikmet" oyunu benim için önemli bir kilometre taşı

Üniversiteyi kazandıktan sonra, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tiyatro Topluluğu'na (GÜTF Tiyatro) dahil olduğunu belirten Toprak, sözlerine şöyle devam etti:

“GÜTF Tiyatro'yla beraber bu sezon çıkardığımız ‘Çocuk Evlat Ediniyoruz’ oyununda başrolü üstlendim. İki perdelik oyunun başından sonuna kadar sahnede kaldım. Ekibimizin bir sosyal sorumluluk projesi olarak yazdığı, bir Pulmoner Hipertansiyon hastasının hayatını ele alan ‘Karanlıktan Sızan Işık’ oyununda da oyuncu olarak yer aldım. TRT Türkiye'nin Sesi Radyosu'nda Hoş Sohbet Sokağı programında yazılış ve sahneleniş sürecinden bahsetmek üzere konuk edildik. Şu an, önümüzdeki sezon sahnelenmesi planlanan bir oyunun da yardımcı yönetmenliğini yapıyorum. Bütün bunlar sanat kariyerimde önemli adımlar oldular. Ancak en son Diyarbakır'da ve daha öncesinde başka şehirlerde de sahnelediğim "Ben Nazım Hikmet" oyunu  benim için önemli bir kilometre taşı oldu..

Mahmut Yıldırım'ın, araştırmalarının ardından kaleme aldığı ve rejisörlüğünü yaptığı tek kişilik bir oyun olan ‘Ben Nazım Hikmet. Mavi Gözlü Dev'i sahnede tek başına taşıma sorumluluğu bana düştü.   Birçok defa aynı oyunla sahneye çıkmış olmama rağmen her seferinde Nazım'ın ağırlığını sırtımda hissediyorum. Belki de bu ağırlığın bilinciyle hareket ettiğim için sürekli olumlu dönütlerle karşılaşıyorum.

Mezunu olmaktan gurur duyduğum Elazığ Bilim ve Sanat Merkezi'nden aldığım dersler ve katıldığım sayısız etkinlik kendimi geliştirmemde önemli yapıtaşları oldu. Bugün öz güven ve öz farkındalık sahibi, sosyal bir cumhuriyet genci olarak yetişmemde bu kurumun emeği çok oldu. Burada akademik hayatımın genel akışının dışında bir noktaya değinmek istiyorum. Her ne kadar bir tıp fakültesinde eğitim görüyor olsam da şu ana kadar yaptığım akademik yayınların tıpla hiçbir alakası yok. Uluslararası Özel Yeteneklilerin Eğitimi Kongresi'ne ( IGATE' 19') Özel Yetenekli Öğrencilerin Okul Yönetimi Algısı üzerine ve 8. Üstün Yeteneklilerin Eğitimi Kongresi'ne ( ÜYEK 2023) Özel Yetenekli Öğrencilerin Din Algısı üzerine bildirilerimizle değerli çalışma arkadaşım Ece'yle katılım sağladık. Daha sonra ilk bildirimizi makale olarak Çocuk ve Medeniyet Dergisi’nde yayınladık. Bu süreçte akademik ve manevi yol göstericim Seval Topçu'ya yürekten teşekkür ediyorum.

Geleceğin bir hekimi olarak, hem sanat hem akademiyi bir arada yürütmek hedefimdir. Geçtiğimiz gün oynadığım tek kişilik ‘Ben Nazım Hikmet’ oyunu oldukça büyük ilgi gördü. Gösterilen ilgiye ve sanatsever Diyarbakır halkına teşekkür ediyorum.”

Ben Nazım Hikmet tiyatro