BİR MİSKAL
S A H T E
Her şeyin sahtesi var, boşu var, yalanı var,
İnanan kalbe girmez “nifak” türü tohumlar!..
MM
GÖZLÜYORUM
CORONAVİRÜS VE NİFAK! MEVLÜT MERGEN AMİDİ
Bazı iddiacılar “Coronavirüs bir laboratuarda üretildi” derler, bunu da laboratuarın bulunduğu ülkeyi suçlama adına yaparlar, bu “ölümcül” virüs sebebiyle dünya hala kendine gelmiş değil, bitti, normalleşme başladı derken o adeta dünya ile “dalga” geçmeye başladı, ikinci dalga korkusu sardı dünyayı, çünkü bu virüs sebebiyle çok insan öldü.
Nifak da bu virüs gibidir, üretildiği yer bir laboratuar değil ama, insan kalbidir, üreten de insanın baş düşmanı olan kişinin nefsi ve “İblis’tir” ölümcüldür lakin bazen bir toplumu bile yok edebilir, coronavirüsle insanların bedenleri hastalanırken nifak virüsü ile insanların ve bazen toplumların inançları bozulur, bazı durumlarda kardeşi kardeşe bile kırdırır.
“Maske” coronavirüsten korunmak adına bir tedbirdir, nifak virüsünü taşıyanlar da maskelidirler, Convid-19 için şimdi ne deniyor: “keşke görebilseydik?” değil mi, nifak virüsü için de aynen öyle demeliyiz. “keşke görebilsek!..
Asr-ı Saadette Sevgili peygamberimiz “nifak virüsü” taşıyanları gördüler, bunlar suret-i haktan görünüyor ve fakat gizli gizli Müslümanların, özellikle alemlere rahmet olarak gönderilen şanı yüce peygamberimizi (s.a.v.) aleyhinde konuşuyorlardı, küfürlerini açıkça dile getirmedikleri için doğrudan itham edilmiyorlardı.
Sevgili peygamberimiz bu münafıkların isimlerini Sahabe-i Kiramdan birine verdi, o zat listedeki isimleri kontrol etmeye başladı, öldüklerinde cenazelerine gitmiyordu, Hazret-i Ömer bu durumun farkına vararak o sahabeyi gelip, o isimlerin listesini istedi, fakat alamadı, çünkü “sır” olarak verilmişti.
Israrın boş olacağını alayınca o sahabeden şu sorunun cevabını istedi: “O listede Ömer’in ismi var mıdır?” içi korku dolmuştu o korkusuz yüreğin sahibinin “yok” cevabını alınca sevinen Hazret-i Ömer (r.a.) O sahabeyi izliyor, eğer o birisinin cenazesine katılmıyorsa kendisi de katılmıyordu.
Nifak virüsünün aşısı veya ilacı İslam’dır, imandır, ihlastır, dürüstlüktür, özü sözü bir olmaktır, coronavirüsten maske ile, sosyal mesafe ile dezenfekte ile korunmak mümkün olabilir, nifak virüsünü taşıyan zaten maskelidir, tanınması ve bilinmesi halinde ancak “sosyal mesafe” ile korunulabilinir.
Kişi kendini ele vermediği müddetçe onu tanımak, bilmek zor olduğu için korunmak da zordur, o zaman yapılacak olan kişi kendi nefsine dönecek, kendini sorgulayacak, ne kadar samimidir inancında, Müslümanlar hakkında düşüncesini “test” edecek, “pozitif” veya negatif midir, bunu görecek ve bilecek ki ebedi hayatında ayağı cehennemin “veyl” vadisine düşmesin..
O Veyl vadisi ki cehennem bile onun ateşinin sıcaklığından yakınır, yaka silkeler, cehenneme girenlerden bazılarının günahları nispetinde yandıktan sonra çıkma ihtimalleri varsa da “veyl” deresine düşenler için böyle bir ihtimal yoktur.
Toplumun hangi sınıfından olursa olsun insanlar akıllarını başlarına almalıdırlar, üç günlük dünya hayatındaki zenginlik, makam, mevki ve şöhret için ebedi hayatlarını feda etmemelidirler.
Daha önce de demiştik, bu coronavirüs daha çok yazı yazdırır diye, o bizim yakamızı bırakmadığı sürece biz de ondan böyle çeşitli vesilelerle söz edeceğiz.
Selam ve dua ile
S A H T E
Her şeyin sahtesi var, boşu var, yalanı var,
İnanan kalbe girmez “nifak” türü tohumlar!..
MM
GÖZLÜYORUM
CORONAVİRÜS VE NİFAK! MEVLÜT MERGEN AMİDİ
Bazı iddiacılar “Coronavirüs bir laboratuarda üretildi” derler, bunu da laboratuarın bulunduğu ülkeyi suçlama adına yaparlar, bu “ölümcül” virüs sebebiyle dünya hala kendine gelmiş değil, bitti, normalleşme başladı derken o adeta dünya ile “dalga” geçmeye başladı, ikinci dalga korkusu sardı dünyayı, çünkü bu virüs sebebiyle çok insan öldü.
Nifak da bu virüs gibidir, üretildiği yer bir laboratuar değil ama, insan kalbidir, üreten de insanın baş düşmanı olan kişinin nefsi ve “İblis’tir” ölümcüldür lakin bazen bir toplumu bile yok edebilir, coronavirüsle insanların bedenleri hastalanırken nifak virüsü ile insanların ve bazen toplumların inançları bozulur, bazı durumlarda kardeşi kardeşe bile kırdırır.
“Maske” coronavirüsten korunmak adına bir tedbirdir, nifak virüsünü taşıyanlar da maskelidirler, Convid-19 için şimdi ne deniyor: “keşke görebilseydik?” değil mi, nifak virüsü için de aynen öyle demeliyiz. “keşke görebilsek!..
Asr-ı Saadette Sevgili peygamberimiz “nifak virüsü” taşıyanları gördüler, bunlar suret-i haktan görünüyor ve fakat gizli gizli Müslümanların, özellikle alemlere rahmet olarak gönderilen şanı yüce peygamberimizi (s.a.v.) aleyhinde konuşuyorlardı, küfürlerini açıkça dile getirmedikleri için doğrudan itham edilmiyorlardı.
Sevgili peygamberimiz bu münafıkların isimlerini Sahabe-i Kiramdan birine verdi, o zat listedeki isimleri kontrol etmeye başladı, öldüklerinde cenazelerine gitmiyordu, Hazret-i Ömer bu durumun farkına vararak o sahabeyi gelip, o isimlerin listesini istedi, fakat alamadı, çünkü “sır” olarak verilmişti.
Israrın boş olacağını alayınca o sahabeden şu sorunun cevabını istedi: “O listede Ömer’in ismi var mıdır?” içi korku dolmuştu o korkusuz yüreğin sahibinin “yok” cevabını alınca sevinen Hazret-i Ömer (r.a.) O sahabeyi izliyor, eğer o birisinin cenazesine katılmıyorsa kendisi de katılmıyordu.
Nifak virüsünün aşısı veya ilacı İslam’dır, imandır, ihlastır, dürüstlüktür, özü sözü bir olmaktır, coronavirüsten maske ile, sosyal mesafe ile dezenfekte ile korunmak mümkün olabilir, nifak virüsünü taşıyan zaten maskelidir, tanınması ve bilinmesi halinde ancak “sosyal mesafe” ile korunulabilinir.
Kişi kendini ele vermediği müddetçe onu tanımak, bilmek zor olduğu için korunmak da zordur, o zaman yapılacak olan kişi kendi nefsine dönecek, kendini sorgulayacak, ne kadar samimidir inancında, Müslümanlar hakkında düşüncesini “test” edecek, “pozitif” veya negatif midir, bunu görecek ve bilecek ki ebedi hayatında ayağı cehennemin “veyl” vadisine düşmesin..
O Veyl vadisi ki cehennem bile onun ateşinin sıcaklığından yakınır, yaka silkeler, cehenneme girenlerden bazılarının günahları nispetinde yandıktan sonra çıkma ihtimalleri varsa da “veyl” deresine düşenler için böyle bir ihtimal yoktur.
Toplumun hangi sınıfından olursa olsun insanlar akıllarını başlarına almalıdırlar, üç günlük dünya hayatındaki zenginlik, makam, mevki ve şöhret için ebedi hayatlarını feda etmemelidirler.
Daha önce de demiştik, bu coronavirüs daha çok yazı yazdırır diye, o bizim yakamızı bırakmadığı sürece biz de ondan böyle çeşitli vesilelerle söz edeceğiz.
Selam ve dua ile
